MEB’in “ÖZEL” e ilgisinin devam ettiğini siyasal iktidarın yoksul halk kesimlerine sırtını döndüğünü belirten Eğitim sen Samsun şube başkanı Arzu Topaloğlu;

“EĞİTİMDE BU UTANÇ TABLONUN SORUMLUSU BİZ EĞİTİMCİLER DEĞİLİZ”

Gençağa KARAFAZLI –

Özel okullara gösterilen ayrıcalığın yarısı kamu okullarına gösterilmediğini, 2021 bütçesinde Siyasal iktidar yine kaynaklarını “özel” den yana kullanmayı tercih ettiğini belirten Etim-Sen Samsun Şube başkanı Arzu TOPALOĞLU, uzaktan eğitim devam ederse, çatılardan ellerinde ebeveyn telefonlarından sırayla derse girmeye çalışan çocukları göreceklerini, bu bir utançtır ve bunun sorumlusunun eğitimciler olmadığını kaydetti.

MEB’in Özel’e ilgisinin her geçen gün artığını belirten Başkan Topaloğlu şunları söyledi.

“SİYASAL İKTİDAR YOKSUL HALK KESİMLERİNE YİNE SIRTINI DÖNDÜ”

“2021 yılı bütçesinin hazırlandığı bu günlerde -18 yıllık serüveninde olduğu gibi- siyasal iktidarın tercihlerinde herhangi bir değişiklik olmadığı görülmektedir. Siyasal iktidar yine kaynaklarını “özel” den yana kullanmayı tercih etmiştir.  Pandemi dönemimin koşullarına uygun bir bütçe hazırlama yerine var olan anlayışını sürdürerek yoksul halk kesimlerine yine sırtını dönmüştür.

“AKP İKTİDARI EĞİTİME ÖNEM VERMİYOR”

1 milyonun üzerinde eğitim emekçisi, 18 milyona yakın öğrenciye hizmet veren Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) 146 milyar 920 milyon TL ayrılırken, MEB bütçesinin yüzde 81’ini personele yapılan harcamalar oluşturmuştur. 2020 yılında MEB bütçesinin merkezi bütçeye oranı 11.45 iken, 2021’de bu oran 10.92’ye düşürülmüş. MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay 18 yıl önce AKP iktidara geldiğinde 17.18 iken bugün 7.69 a düşmüştür. MEB bütçesinin rakamsal büyüklüğünün temel nedeni, hükümetin eğitime verdiği önemden değil, eğitim alanının büyüklüğü nedeniyle zorunlu harcamaların fazla olmasındandır.

“İKTİDAR 500 BİN TABLET DAĞITMA VAADİ GERÇEKLEŞMEDİ”

Eğitim-Sen olarak bütçenin eğitim kısmına yönelik bir değerlendirme yaptığımızda;

Bakanlığın yılın başında yoksul öğrencilere dağıtmayı vadettiği 500.000 adet olarak ifade edilen tabletin, henüz 250 bininin dağıtıldığı görülmektedir. Bu durum; 6 milyon öğrencinin uzaktan eğitime erişemediği düşünüldüğünde, dağıtılması planlanan 500 bin tabletin bile dağıtımını yönetemeyen bir anlayışın pandemi sürecinde halkın çocuklarının eğitimini pek de düşünmediğini göstermektedir. Çünkü tercihleri farklıdır. Hatırlayalım; dönem başında bilim insanlarının okulların açılmaması yönündeki uyarılarına rağmen okulların açılmasına karar verilmesinin tamamen özel okul sahiplerinin korunmasına yönelik bir adım olduğunu unutmuyoruz.

“BİZLER HALKIN ÇOCUKLARININ YANINDAYIZ”

Ardından salgının pik yapmasından sonra özel okullardan devlet okullarına geçişin engellenmesinin de kimin yararına olduğu herkesçe görülmektedir. Onlar patronların yanında durmaya devam etsinler, bizler; ebeveynlerinin telefonlarını alarak çatılara ve dağ başlarına çıkarak ders izlemeye çalışan halkın çocuklarının yanındayız.

“VELİLERDEN ÖZEL OKULLARI TERCİH ETMELERİ İSTENECEK”

Geçen hafta siyasi iktidar tarafından hazırlanan ‘2020-2021 Eğitim ve Öğretim Yılında Özel Okullarda Öğrenim Gören veya Görecek Öğrenciler İçin Eğitim ve Öğretim Desteği Verilmesine İlişkin Tebliğ, Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Tebliğde görülmektedir ki, asgari ücretinden vergi kesilen emekçilerin kesintilerinden oluşturulan bütçeden “özel” okullarda öğrenim görecek çocuklara ortalama 4000-5000 TL destek verilecektir.

Bu desteklerle öğrenci ve velilerin özel okulları tercih etmeleri istenmektedir. Oysa devlet okullarında okuyan öğrencilerin özellikle salgın döneminde çok ciddi eksiklikleri varken bu kaynakların özel okullar için kullanılıyor olmasının kabul edilebilir bir yanı yoktur. Bu kaynaklarla eğitime erişemeyen milyonlarca öğrencinin desteklenmesi ve internet erişimlerinin sağlanması gerekmekteyken tercihin özellerden yana kullanılması halkın çocuklarının eğitim ihtiyacının umursanmadığının göstergesidir.

“BU UTANÇ TABLOSUNUN SORUMLUSU BİZ EĞİTİMCİLER DEĞİLİZ”

Önümüzdeki dönem uzaktan eğitim devam ederse biz yine damlardan ve çatılardan ellerinde ebeveyn telefonlarından sırayla derse girmeye çalışan çocukları göreceğiz demektir. Bu bir utançtır ve bunun sorumlusu biz eğitimciler değiliz. Ama burada sormadan da geçmek istemiyoruz. Özel okullara gösterilen ayrıcalığın yarısı kamu okullarına neden gösterilmemektedir?. İktidar pandemi dönemini daha fazla özelleştirme için bir fırsat olarak mı görmektedir?

Bununla beraber özel meslek liselerine 2021 yılında verilecek devlet desteği miktarlarının ise 5 bin TL ile 8 bin TL arasında değiştiğini görmekteyiz. Bu kaynaklarla devlet meslek liselerinin günün ihtiyaçlarına yönelik yeniden yapılandırılması sağlanabilecek iken, özel meslek liselerinin finanse edilmesi de yanlış bir uygulamadır.

“EĞİTİMVE SAĞLIK BÜTÇELERİ 2 KAT ARTITILMALIDIR”

Bizler istiyoruz ki; Kamu hizmetlerinden asla tasarruf yapılmamalıdır.  Özellikle Eğitim, Sağlık, Aile ve Çalışma Bakanlığı bütçeleri ilk etapta en az iki kat arttırılmalıdır. Eğitim Sen olarak kamusal eğitim hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Salgın koşullarında devlet okullarının sağlık açısından güvenli ve hazır olması için yeterli ödenek gönderilmesi MEB’in temel hedefi olmalıdır.”