HDP’nin İstanbul’daki Kürt, Türk, Alevi, Ermeni ve Arap kadın adayları DİHA’ya konuştu. Adaylar HDP’de bulunmalarının nedenini “Çünkü HDP’de sen kendinsin” diye açıklarken, tüm halklardan ve inançlardan kadınları da, “Gelin birlikte yeni yaşamı kuralım” diyerek HDP’yi desteklemeye çağırdı. GÜLSÜM AĞAOĞLU: ‘EMEĞİMİZ, BEDENİMİZ, KİMLİĞİMİZ BİZİMDİR’ ŞİARINI EGEMEN KILACAĞIZ Gençlik yıllarından bu yana sosyalist mücadelede içerisinde yer alan HDP’nin İstanbul 2’inci Bölge kadın milletvekili adayı Gülsüm Ağaoğlu, kadın ve Türk, sosyalist ve feminist kimliğiyle meclise girmeye hazırlanıyor. İTÜ Makine Mühendisliği bölümünden mezun olan Ağaoğlu bir 25 yıl mühendis olarak çalışmasının ardından kafe işletmeye başladı. Hala kafe işletmecisi olarak çalışan Ağaoğlu, bir yandan da nükleer santrallere karşı mücadele veren bir yaşam alanı savunucusu. Kendini sosyalist feminist olarak tanımlayan Ağaoğlu neden HDP’de olduğunu şöyle anlatıyor: “Yılardır ezilenlerin, kendilerini ifade edemeyenlerin dışlanmışların, tercihlerin de ötürü ötekileştirilmişlerin politik olarak ifadesini bulması ve görünür olmasını isteyenlerdenim. Ve tüm bunların hepsi HDP’de vücut bulduğu, kadınlara ilişkin politikalarımızı hayata geçirdiği, tüzüğünde eşit temsiliyeti güvence altına aldığı, eş başkanlık sitemini hayata geçiren tek parti HDP olduğu için HDP’deyim.” “Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir’ şiarını parti içinde de egemen kılacağız” diyen Ağaoğlu, parti içinde de erkek egemenliğine karşı mücadele edeceklerini söyledi. HÜLYA AVŞAR: ‘GELİN BİRLİKTE YENİ YAŞAMI KURALIM’ HDP’nin bir diğer kadın adayı bir dönem BDP İstanbul Kadın Meclisi’nde yer alan ve Arap olan Hülya Avşar. HDP İstanbul 1’inci Bölge adayı Avşar da Esenler’de büro işletiyor. Kürt siyasi hareketiyle HADEP’te tanışan Avşar, 2010 yılında BDP Esenler ilçe eşbaşkanlığı görevini yürüttü. Son olarak DÖKH içerisinde yer alan Avşar, sisteme karşı mücadelede kadına öncü bir misyon verdiği için HDP’de olduğunu söylüyor. HDP’nin sadece bir siyasi parti değil, toplumsal bir yapı olarak görmek gerektiğini kaydeden Avşar, “Özgürleşen kadınla ancak toplum özgürleşebilir. O anlamda, kadın özgürlük ideolojisinin toplumsallaşması anlamında büyük bir mücadelemiz olacak. Ve bu yüzden de tüm çabamız kadının özgürleşmesi için adil bir yaşamı inşa etmek olacaktır” dedi. Halklara seslenen Avşar, “7 Haziran seçimi ülkemiz açısından geleceği belirleyen bir seçim. 7 Haziran’da iki çizgi yarışacak. Ya tüm toplumları kapsayan halkların bir arada yaşayacağı bir çizgi ya da hükümetin savaş politikalarını geliştiren stratejisi başarılı olacak. O yüzden de tüm halklara çağrımızdır gelin birlikte yeni yaşamı kuralım” diye konuştu. ARİFE ÇINAR: KADINLAR OLARAK KİMLİĞİMİZLE SİYASET YAPACAĞIZ HDP İstanbul 2’inci bölge adayı Arife Çınar da, Kürt ve Alevi. Siyasi hayatına HADEP’te kadın kollarında yer alarak başlayan Çınar, aynı zamanda bir dönem BDP İstanbul İl Eşbaşkanlığı yaptı. Çeşitli kadın kurumlarında aktif olarak çalışmalar yürüten Çınar, “Kadınım, Kürdüm ve Aleviyim. Siyasetle tanışmam bir yandan kadın kimliği, bir yandan Alevi ve bir yandan da Kürt kimliğimden kaynaklı. Türkiye’de eşitsizlik ve adaletsizliği görerek demokratik siyaset içerisinde yer aldım” diyor. Yaşanılabilir bir Türkiye için halkları kucaklayan bir parti olduğu için HDP’den aday olduğunu dile getiren Çınar, şunları söyledi: “Kadın cinsiyeti de aynen diğer kimlikler gibi bugüne kadar inkar edilen yok sayılan bir kimlik. Karşımızda ‘fıtratımızda eşitlik yoktur’ diyen bir zihniyet var. Ve bu zihniyetin karşısında biz kadınlar olarak kimliğimizle siyaset yapacağız.” FİLOR ULUK: ‘SİYASİ YAŞAMIM ÖTEKİ OLDUĞUMU FARK ETTİĞİMDE BAŞLADI’ HDP’nin İstanbul 2’inci bölge kadın adaylarından Filor Uluk da Ermeni bir kadın. Terzilik yapan Filor Uluk, “Siyasi yaşamım öteki olduğumu fark ettiğimde başladı” diye ifade ediyor. HEP döneminden beri Kürt siyasi hareketiyle birlikte mücadele eden Uluk, çocukluğunda Ermeni okulunu bırakıp Türk okullarında okumak zorunda kaldığını söylüyor. “Ermeniler için söylenen ‘çirkin yakıştırmalarla’ büyüdüm” diyen Filor Uluk, “HDP, herkesin kendi orijinal varlığıyla birlikte kapısını açan yegane partidir Türkiye’de. Kendi özelliğinle, kültürünle, kimliğinle siyaset yapabileceğin tek yer” diye konuştu. ‘HDP SEN KENDİNSİN’ Sistemin koşullarını kendine dert edilenlerin dermanının kendinde olduğunun fark etmesi gerektiğini dile getiren Uluk, Ermenilerin de bunu fark ettiğini belirterek şöyle konuştu: “Dolayısıyla kendi sözümüzü kendimiz söyleyeceğiz. Kendi siyasetimizi kendimiz yapacağız. Benim mesela ilk sözüm boynumdaki haçla meclise girmek olacak. Milletvekili olursam mecliste yeminimi kendi inancıma göre edeceğim. Ermenilere dair yapılması gerekenleri isteyeceğim ve söyleyeceğim. Bugüne kadar tüm ezilen halklarla birlikte omuz omuza mücadele verdim. Görevimi kaldığı yerden devam ettireceğim.” Herkesi HDP’ye davet eden Uluk, “Çünkü HDP sen kendinsin” dedi.
İLGİLİ HABERLER