Sözcü yazarı Sultan Uçar, bugünkü yazısında, Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) yayımladığı bağış ve buluş dahil 45 kategoriden oluşan üniversiteler raporunu değerlendirdi. 209 üniversite içinde 201 milyon lirayla, en çok bağışı Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne yapıldığına dikkati çeken Uçar, bağış alan diğer üniversitelerin de devlet büyüklerinin ismini taşıyan üniversiteler olduğunu belirterek, “Bağış miktarı kadar vergi muafiyeti alsalar da yoksulun yüzü hayırseverlere soğuk görünmüş. Demek ki; üniversitenin önce adı para etmeli” eleştirisi getirdi.
Sultan Uçar’ın yazısının ilgili kısmı şöyle:
Boğaziçi, ODTÜ, İTÜ, Hacettepe, Bilkent, Sabancı, Koç gibi endüstriyel projeler yapan ve yüzlerce patent alan üniversiteler elbette var. Siyasetçileri bırakın, hayırseverler bile başarılarına ikna olmuyor. ‘İkna olmasalar ne olur?’ demeyin. Çünkü, yıllık 36 milyar dolar bütçeli Harvard’da bile araştırmalar, John Paulson gibi iş insanlarının yaptığı 400 milyon dolarlık bağışlarla yapılıyor. YÖK, bağış ve buluş dahil 45 kategoriden oluşan üniversiteler raporunu yeni yayınladı. Türkiye’ye yılda yüz milyonlarca lira kazandıran ODTÜ’ye 19 milyon, Boğaziçi’ne 16 milyon lira bağış yapılmış. Hayırseverler, 209 üniversite içinde 201 milyon lirayla, en çok bağışı Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne yapmış.
Üniversitenin devlet büyüklerinin adını taşıması, bağış yapmaları için tek başına yetmemiş. Necmettin Erbakan, Turgut Özal, Alparslan Türkeş, Yıldırım Beyazıd gibi üniversitelere bir kuruş bile bağış yapılmamış. İnönü 19 milyon, Menderes 4.6 milyon, Osmangazi 3.2 milyon, Demirel 3.1 milyon, Binali Yıldırım 2 milyon, Celal Bayar 1.8 milyon, Ecevit 627 bin ve Abdullah Gül Üniversitesi 22 bin lira bağış alabilmiş. Tunceli, Hakkari, Şırnak, Ordu ve Harran gibi kısıtlı imkanlı onlarca üniversite mi? Listeye, ‘sıfır bağış’ olarak girdi. Bağış miktarı kadar vergi muafiyeti alsalar da yoksulun yüzü hayırseverlere soğuk görünmüş. Demek ki; üniversitenin önce adı para etmeli…
Rize nabız’ın notu:
RTEÜ bağış kampanyalarından pastadan en çok pay olan üniversite olmasına rağmen kağıt Üzerinde 2.5 yıl önce Rektör Hüseyin Karaman tarafından açıldığı açıklanan Eczacılık fakültesi bu güne kadar ne hikmetse topladığı bağış kadar başarılı olmadı hala bu fakülte fiili olarak eğitim vermesi sağlanamadı. Öğrencisi olmayan fakülteye Karaman bir tek şey yaptı o da kendisini öğrencisi olmayan Fakülteye Dekan olarak atadı.