HDP, DBP, HDK ve DTK eşbaşkanları ve İmralı müzakere heyeti, “Müstafi Başbakan Davutoğlu’nun yapmamızı istediği tercihi yaptığımızı bildiriyoruz; ‘Size savaş yaptırmayacağız!’ Bütün bu gelişmeler ışığında, ülkeyi savaş ve şiddet sarmalından çıkarmak için, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasını sağlayarak, müzakereleri derhal başlatmak üzere bütün demokrasi güçlerini barış ve demokratik siyaset yolunda seferber olmaya çağırıyoruz” açıklamasında bulundu.
Son dönemde PKK kamplarına yapılan hava operasyonlarının ardından HDP, DBP, HDK ve DTK eşbaşkanları ve İmralı müzakere heyeti yazılı bir açıklama yaptı.
“SIRF İKTİDARI SÜRDÜRMEK VE PEKİŞTİRMEK İÇİN”
Heyetin, son siyasal gelişmeler ve alınacak tutum konusunda olağan üstü bir araya geldiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
1) Türkiye, Tayyip Erdoğan’ın özel örgütünce yönetilen bir darbe ile karşı karşıyadır. Müstafi hükümet Erdoğan tarafından bir ‘ara rejim’ ve savaş kabinesine dönüştürülmüştür. 7 Haziran itibarıyla halk tarafından görevden uzaklaştırılan AKP hükümeti, yönetme ehliyetine dahi sahip değilken ülkeyi içeride ve dışarıda savaşın eşiğine getirmiştir.
2) Savaşa giden yol, bu özel örgütün düzenlediği, Adana, Mersin, Diyarbakır, Ardahan ve en son olarak Suruç’taki katliamlarla açılmış, Erdoğan’ın başkanlık rejimi hayalleri önünde engel olarak gördüğü başta Kürt halkı olmak üzere yakın tarihimizin en büyük demokrasi, barış ve emek bloku hedef alınmıştır.
3) IŞİD Suruç’ta yaptığı gibi, demokrasi güçlerini hedef alarak katlederken AKP darbe yönetimi de IŞİD ile ittifakını siyasi soykırım operasyonlarıyla sürdürmektedir. AKP hükümeti, Suruç katliamından birinci dereceden sorumlu olduğu halde katliamı demokrasi güçlerine yönelik saldırıların gerekçesi haline getirmiş, yüzlerce tutuklamayla devam eden operasyon ve infazlarla IŞİD’e karşı aktif mücadele yürüten kesimler hedef alınmıştır.
4) Toplantı ve gösteri yasakları, basın ve sosyal medya üzerindeki sansür ve benzeri uygulamalar darbenin halkın muhalefetini önlemek üzere aldığı tedbirler arasındadır.
5) Erdoğan ve özel örgütü, tek parti iktidarının sona ermesiyle yolsuzluk ve cinayetlerinin hesabını vermek zorunda olduklarının bilincindedirler. Sırf iktidarı sürdürmek ve pekiştirmek için sonunda kurtarıcı rolü oynamayı umdukları bir güvenlik krizini binlerce gencimizin yaşamları pahasına kasten yaratmaktadırlar. Kürt siyasal hareketine karşı açılan savaşın anlamı budur.”
“SİZE SAVAŞ YAPTIRMAYACAĞIZ!”
Operasyonlar karşısında ise atılacak adımlar şöyle sıralandı:
“1) Başta TBMM olmak üzere, siyasetin ve yaşamın her alanında geliştirilen darbe ve savaş politikalarına karşı barış ve demokrasi mücadelesini yükseltme kararlılığındayız.
2) Katliamların, savaşın ve soygunların sorumluların adil ve tarafsız bir yargı önüne çıkarılmasını sağlayacağız.
3) Müstafi Başbakan Davutoğlu’nun yapmamızı istediği tercihi yaptığımızı bildiriyoruz: ‘Size savaş yaptırmayacağız!’
Bütün bu gelişmeler ışığında, ülkeyi savaş ve şiddet sarmalından çıkarmak için, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasını sağlayarak, müzakereleri derhal başlatmak üzere bütün demokrasi güçlerini barış ve demokratik siyaset yolunda seferber olmaya çağırıyoruz.”
HDP’den hükümetin IŞİD ve PKK operasyonlarına ilişkin açıklamasında ise şu ifadeler yer aldı:
“Konuşarak ve müzakere ile çözülemeyecek hiçbir sorunumuz yoktur. Erdoğan-AKP iktidarının, Kürt halkına yönelik mücadeleyi, IŞİD’le mücadelenin içine sokması asla kabul edilemez. Askeri saldırılar ve bombalamalar, siyasal gözaltı operasyonları ve baskılar bir an önce durdurulmalıdır. Konuşarak ve müzakere ile çözülemeyecek hiçbir sorunumuz yoktur.”