SİZ DE KOKUYU ALDINIZ MI?                    

Serdar YAZICI

                Uzun zamandır yazmıyordum, yazasım geldi birden! Bunun birçok sebebi var tabi ki, Dünyamızda yaşananlar, ülkemizde yaşananlar ve yaşadığımız şehirdeki gündemler. Durma Serdar, sende yaz, her şeyi olmasa da en azından gördüklerini, analiz ettiklerini yaz… Resim o kadar şifre içeriyor ki, Leanardo yaşasa ressamın elini öperdi sanırım. Gel gelelim bu resim jumbo puzzl olmuş, birleştir birleştirebilirsen. Geçen gün yolda denk geldiğim dostlarla ayak ustu sohbette, konu konuyu açdı, sohbet uzadı. Aklıma nereden geldiyse, tam karşısında durduğumuz bir marketin duvarında yazan bir kartın ne işe yaradığına geldi konu. Ki, uzun zamandır takip ettiğim bir konuydu ve bu market bu yüzden de sürekli alış veriş ettiğim bir market haline dönüştü. 1 yılı geçti, hemen her gün girip bir şeyler alıyorum. Burada bir kart sistemi var. Kasiyer bazı müşterilere “var mı” diye bu kartı soruyor. Bendeki de merak ya, kaç zamandır kafamda ama lap diye de soramadım bir türlü. “Dur bir bakalım, bu karttan kimlerde var, ne işe yarıyor” diye takip etmeye başladım… Ki, ilginç olanı da bu, memurda da var işçide de sıradan vatandaşta da… E o zaman herhalde özel bir kart, “Mutlaka bir bankanın kartıdır” diye salladım ama hep bir kurt kemiriyordu beni, Ki, son günlerdeki yolsuzluklar da almış başını gidiyor. Dedim ya konu konuyu açtı, geldi bu karta dayandı! Bu kartın dahil olduğu malum marketin (zincir market) sahibi, 2011 genel seçimlerinde Denizli’den AKP Milletvekili adayıydı. “İyi de ‘cart la bağlantısını nereden” diyeceksiniz… İşte, işin can alıcı yeri de burada zaten… Kart, uzaktan bakınca sıradan, bildiğiniz yemek kartı… 2001 yılında personellerin yemek haklarını elektronik sistemle yönetmek için kurulmuş bir firmanın hizmet sistemi. Kurulduğu yıldan bu yana hızla büyüyen bir ivme yakalamış, ülkenin saygın firmaları arasında yer almış bir firma… Biliyorum şaşkınsınız, “Konuyu nereye bağlayacak bu adam” der gibisiniz… Ben de sizin gibi merak ediyordum, “Bu parçalar birleşince ne çıkacak” diye. Takipe devam ederken, Kart firmasının sahibinin ismini buldum! Evet evet! Bu isim bana yabancı gelmiyordu… Son günlerde çok duyduğum bir isme benzetiyordum ki, birde ne göreyim; Adam çıka çıka, Enerji Bakanlığında çıkan yolsuzluk iddiasında adı geçen EİAŞ Genel Müdür Vekili Önder Piyade nin öz kardeşi Öner Piyade çıkmasın mı? Hem de ta kendisi… Hatırlayın: İlk duruşmada EİAŞ Genel Müdür Vekili Önder Piyade’ye sorulan, İstanbul’da lüks otellerde kalması konusuna verdiği cevap… “İstanbul’da Öner Piyade adında bir kardeşim var. Her yıl 8 milyon dolara yakın ciro yapar. Geçen yıl 700 milyar lira vergi verdi. Benim masraflarımın büyük bölümünü bu kardeşim karşıladı. Bunları gerekirse kanıtlayabilirim” demişti… “Ne var bunda? Adam iş yapıyor, kazanıyor” diyenlere katılmak istiyordum ki, rakamlara bakıp “Orada bir dur” dedim… Adamın biri, çok akıllı ya! Basit bir kart sistemi geliştirecek, bunu kullanacağı bazı üye firmalar bulacak… Ki bunlar da genelde hükümete veya cemaatlere yakın firmalar olacak… Bu yerlere kartları kasacak, çalışan personel bu kartı zorunlu olarak kullanacak… Kartın kullanıcısı için sorun yok! “Ha nakit, ha böyle” diyecek, alış verişini yapacak… Ve işin kilit noktası, firmalar bu karttan alış veriş yapılınca vergi ödemeyecek, onun yerine kartı üreten firma, kurumsal olarak vergileri karşılayacak… Benim burnuma kadar geldi! Siz de kokuyu aldınız mı?