Aslen Rize li olan Prof. Dr. Mehmet Haberal, 105 ülkeden 6700 organ nakli uzmanı üyenin internet aracılığıyla oy kullanarak katıldığı seçim sonunda, Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı seçildi.
Prof. Dr. Mehmet Haberal, 105 ülkeden 6700 organ nakli uzmanı üyenin internet aracılığıyla oy kullanarak katıldığı seçim sonunda, Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı seçildi.
Prof. Dr. Mehmet Haberal, dünyanın en büyük ve en saygın organ nakli derneğindeki yeni görevine 2016-2018 döneminde “Seçilmiş Başkan” olarak başlayacak, görevini 2018-2020 döneminde Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı kimliğiyle sürdürecek. Prof. Haberal’ın yeni başkan seçildiği haberi, derneğin tamamına yakın üyelerinin katılımlarıyla Hong- Kong’da yapılan ve kuruluşun 50. yıldönümünün de kutlandığı 26. Dünya Organ Nakli Genel Bilimsel Kongresi’nde açıklandı.
Prof. Haberal, Üçüncü Millenyum’un başladığı 2000 yılında Roma’da düzenlenen 18. Dünya Organ Nakli Bilimsel Kongresi’nde de meslektaşları tarafından onurlandırılmış, o kongreye dünyanın her köşesinden katılan 5 binin üzerindeki organ nakli uzmanı tarafından “Dünyanın en başarılı 14 organ nakli uzmanından biri” seçilmiş ve Papa tarafından verilen “Organ Nakli Öncüleri” yazılı madalyanın sahibi olmuştu.
105 ülkeden 6700 organ nakli uzmanının üye oldukları bu saygın kuruluşunun başkanı seçilmesinden sonra yaptığı konuşmasında Prof. Haberal, önce Atatürk’e, sonra meslektaşlarına şükranlarını bildirdi. Prof. Haberal şöyle dedi:
“Konusunda, dünyanın en büyük ve en saygın kuruluşu olan yarım yüzyıllık Dünya Organ Nakli Derneği’ne başkan seçilebilmemi başta, ülkemin kurucusu ve milletimin çağdaş bilgilerle yetişmesini sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyum. Bu nedenle önce, Atatürk’e minnet ve şükran duygularımı bildiriyorum. Ayrıca, benim için gurur verici kararlarıyla, dünyanın bu uzak köşesinden bana, özellikle büyük özlemini duyduğumuz bugünlerde milletime güzel bir haber göndermek olanağı sağlayan dünyadaki tüm meslektaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi bildiriyorum.”
Prof. Haberal derneğin 50. kuruluş yıldönümünün de kutlanacağı 2016 yılı toplantısının İstanbul’da yapılması için 2008 yılından başlayarak tüm üyelere özel tanıtım kitapları ve CD’leri göndermiş, 2010 yılında yapılacak kent seçiminde yarışacak üç aday kentten birinin İstanbul olmasını sağlamıştı.Bu çalışmasından kısa bir süre sonra Prof. Haberal, 13 Nisan 2009 tarihinde “Ergenekon kumpası” kapsamında tutuklanmış ve 300 bin adet basılan ve dört dilde yayımlanan “Suçum Ne?” başlıklı bir kitap yazmasına ve aynı soruyu her duruşmasında yargıçlar kuruluna sormasına karşın kimsenin bilemediği ve açıklayamadığı nedenden 4,5 yıl Silivri Cezaevi’nde kalmıştı.
Dünya Organ Nakli Derneği Başkanı Jeremy Chapman ve yönetim kurulu üyeleri, derneğin 50. kuruluş yıldönümü kutlama toplantısı ve 26. Dünya Organ Nakli Bilimsel Kongresi’nin yapılacağı kentin seçimini 2010 yılının üçüncü ayına değin beklettiler ve…Sonunda İstanbul’u aday kent listesinden çıkarmak zorunda kaldılar. Yöneticilerin bu kararının nedeni, Başkan Jeremy Chapman’ın, Ergenekon soytarılığı kapsamında Silivri Cezaevi’ndeki meslektaşı Prof. Dr. Mehmet Haberal’a gönderdiği 16 Şubat 2010 tarihli ve “Lütfen bize hak ver” dediği şu mektubunun satırlarında yeralmakta:
“Sevgili Mehmet,
Dünya Organ Nakli Derneği’nin 2016’daki Genel Kongresi’nin İstanbul’da yapılması kararı için daha fazla bekleyebilmemizin olanaksız olduğunu bildirmek zorundayım.Şu an içinde bulunduğun durum göz önüne alındığında, Türkiye Organ Nakli Derneği’nin 2016 yılında İstanbul’da senin öncülüğünde bir kongre düzenlemesinin mümkün olmayacağı konusundaki görüşümüzü, en iyi niyetle senin anlayacağından eminim.Ayrıca, seni haksız yere tutuklayan Türk makamlarına, daha önceleri yaptığımız gibi bir işbirliğinde bulunmayı bu kez önermek istemiyoruz.2016 yılı Genel Bilimsel Kongremizin yapılacağı kentin seçimini, bu nedenler sonucu, İstanbul’un dışında kalan öteki iki aday kent, Buenos Aires ve Bangkok arasında yapmaya karar verdik.Derneğimizin 2010 Küresel Profesörlüğü’ne ilişkin yerleri tespit ettiğimde seninle tekrar temas kuracağım.
Sağlığın ve iyiliğin için en iyi dileklerimle,
Jeremy.”
Sabriye Aşır