Rize’nin İkizdere ilçesinde Eskencidere Vadisi’nde Cengiz İnşaat’ın yürüttüğü taş ocağı faaliyetlerinin doğaya ve insan hayatına oluşturduğu tehdit ve tehlikenin karşısında duran yaşam savunucularından Asuman Fazlıoğlu sosyal medya hesabından ‘ESKENCİ DESTANI’ adı altında yapmış olduğu sanatsal paylaşımda şu dizelere yer verdi:
ESKENCİ DESTANI
Bir Eskenci vardı
Yamacında taşlarla korurdu kendini
Binlerce yıldan öte
Korudu kardan borandan fırtınadan
Taşlar ki ha düştü ha düşecek
Ağaçlar kökleriyle sarmalar
Taşını kayasını
Birde
Dağlarında kızıl doğanlar
Taş ocağı yakışmaz
Eskenciye
Bundandır bizi
Çığlık çığlığa çağırması
Gidenler gitmez oldu
Dönüp de bakmaz oldu
Kavga var eskencide
Adını anmaz oldu
Burada kavga var
Bizim kavgamız
Taşçılarla ağacın kavgası
Ağacın tarafındayız
Eskenciye kıymayın bir durun
Oysa siz katliamcılar
Siz
Taşın ve paranın yanında olanlar
Doğamızın kaybı üzerinde kazancınız
Siz kazandığınızda
Çocuklar kaybedecek
Eskenci yolları dardır
Yokuştur
Yorar adamı
Eskenci
Yalnızdır
Başı dardadır
On bin yıllık hikayesi
Okuyan yok bileni yok
Eskencide
Boşuna bakma yukarılara
Gökyüzü yeşildir
Eskencide ağaçlar kardeş
Kıyamazsın
Eskencide yürümez ağaçlar
Geçmişten izler kalmış gövdelerinde
Yaban izleri
Pençe izleri
İsimler yazılı
Kovanlar çekilir ağaçlarına
Düşündük
Fidanları kurtarmayı
Kepçeler
Ezmesin diye kaçırdık
Fidanları
Kopardık toprağından
Sakladık
İlk fidanımıza
Nefes dedik
Taşıdık alana
Artık
Oda bizimle bekliyor
Özgürce toprağına dönmeyi
Dönecek
Kurtarınca Eskenciyi
Kurtulacak fidanımız
Sonra Umut fidan kurtuldu
Nefesle yan yana bekler
Umut fidan
Her fidan bir can
Hoş geldi canlarımız
Giden canlardan oldu
Bizden
Yaşattık
Fidanlarda giden her bir canı
Düşmana inat
Ağaçlar yürümez Eskencide bekler
Kurdu kuşu
Eskenci sarptır
Taşlıktır
Pınarları göz göz akar kayalardan
Eskenci eşsizdir
İçine alır saklar gideni
Direnenler korkusuz Eskencide
Kucaklar ağacını
Kaçırır fidanını
Dost toprağına
Turuncu bahçede
Orda
Sarılır yarası Direnenlerin
Umut fidanın
İzmir’de kardeşlikten ötedir dostluklar
Kardeştir Eskenciyle
Eskenci emanettir
Çocukların emaneti
Haykırdık bir ağızdan
Bir ses bir yürek
Sıkılmış bir yumruk
Ormanlar çocuklarındır
Üç defa peş peşe haykırdık
Yalancının yüzüne
Eskenci
Deresinde şelaleler ardın sıra şarkı söyler
Başka başka söyler
Su sesini sevenleriz …
Sevmedik para sesini
Susmasın deremiz
Derelerimizde
Mutludur kırmızı pullu alabalıklar
Deresine benzer
Boldur yemi aç kalmaz balıklarımız
Korur balığını tutmaz Eskencili
Renk renk orman gülleri açar
Kestane çiçeklerinin rehası
Başını döndürür insanın
Eskenci ölmeden görülecek yer
Siz değil Eşkenci ölüyor
Öldürülüyor haydin koşun durmayın
Artık
Artık eğilip su içtiğimiz dere yok
Dağlarında kızıl doğanlar yok
Kuşlar yuvalarını bıraktı
Ceylanlar
Karacalar yok
Gölgeler bile yok Eşkencide
Toprak ve kaya
Bura bura değil sanki tanınmaz
Nerde kuşlar nerde kestane çiçeğine konan arılar
Yok ediciler yok etmesin Dursun
Yeter
Onlar yok eder
Memurları
Yalan söylerler
Kurnazdırlar
Ekmek parasının ötesinde yaşarlar
Biz
Evet
Biz gördük
Acıları yıkımı
Biz gördük
Gözyaşlarımızı sakladık dostlardan
Direnişçi ağlamaz belledik
Gördük
Yıkımı
Yok oluşu…
Direndik
Toprağa karıştık bazen
Bazen yaktığımız ateşin dumanı savruldu
Rüzgarla
Yüzümüze vurdu
Eskencide yanan ateşin
Dumanında acı var
Ağaç dallarının ateşiyle ısındık
Bir ateş orda bir ateş burada
Ateş yüreğimizde yanar
Korku yoktu
Umutla yer değiştirdi
Korku
Umut biraz umut
Umut hep var
Korku ötesinde yaşanır
Eskencide
Sevinç var artık
Umut var
Katliamcılar korkuyor
Katliam Durur diye korkuları
Duracak elbette
Eskencinin suçu yok
Durun kıymayın
Anlatacağız
Ayşe ablanın yüreğinde
Kopan fırtınayı
Anlatacağız
Olmadı…
Yok edilen
Kökleriyle kopartılan yaşamı
Anlatacağız
Anlatalım
Siz anlayana kadar sabırla anlatalım
Anasını kaybeden yavrunun telaşını
Anlatalım
Siz anlayana kadar biz anlatalım
Unutmayın diye tekrar
Anlatalım
Anlayın
Bin yıllık bir ömre kastiniz
Üç kuruşa satılan yaşamı
Bizi var eden yaşamı
Anlayın artık
Vakit geç olmadan anlayın
İzin vermeyiz olmaz
Hayde ne duruyorsunuz
Bastığın yer ekmek adimin ekmek
Bunu görmesen kaç yazar
İzin vermeyiz
Veremeyiz
Durdurun
Motorlarınızı
Kesmeyin kayınlarımızı
Çekin kepçelerinizi
Yanlış yerdesiniz
Gidin…
Eşkenciden
Kan pazarıdır kurulan
Satılan kandır
Eskencideyiz
Eskenciyi nasıl anlatalım
Anlamayana
Bilinmez
Koruyalım
Hayde…
Yeniden yollara düşelim
Dedik ya Eskenciye taşocağı yakışmadı
Sizi koruyanlar var
Unutmadık
Çadırlarımızı gece yarısı kopardıklarını
Sizin için kopardıklarını
Eskenci bizi çağırıyor…