İddia kenti karıştırdı. Maden çalışmalarına karşı çıkan Artvinli yurttaşlar Deriner Beton A.Ş.’nin Cerattepe için taşeronluk yaptığını duyunca kanıt aramaya başladı. Kurt’un ortağı olduğu firmaya ait şirketin beton santralı ile Cerattepe’deki cevherin nakledileceği teleferik istasyonu arasındaki kamyon trafiği Artvinlilerce görüntülendi. Maden karşıtı Artvinlilerin durumu ilettiği Kurt il başkanlığı görevinden istifa etmedi ama dün yapılan CHP Artvin il kongresinde yeni dönem için aday da olmadı.

Kurt aynı zamanda beton şirketindeki hisselerini amcasının oğluna devrettiğini açıkladı.

Artvinliler gelişmeleri, Cerattepe’deki mücadeleye desteğini belirtmiş CHP genel merkezine de bildirdi. CHP genel merkezi henüz konuya ilişkin açıklama yapmadı.

Kamyonların peşine düştüler

Deriner Beton A.Ş.’nin şantiyesinden çıkan kamyonlar ile Cerattepe’den çıkarılacak cevherin teleferikle nakledileceği durak noktası Zelosman mevkii arasındaki trafiği takibe alan Artvinliler, Deriner Beton A.Ş.’ye ait kamyonların iki nokta arasındaki gidiş-gelişini görüntüledi.

Maden karşıtları tarafından çekilen görüntülerde, 08 K 0810 plakalı bir kamyonun Zelosman mevkiinde bulunan, madenden çıkarılan ayrıştırılmamış cevherin teleferikle nakledildiği noktadan, Deriner Beton A.Ş. şantiyesine döndüğü görülüyor.

Diken’e konuşan Kurt, “Bizim Eti Bakır A.Ş.’yle ticaret yaptığımızı gösteren hiçbir belge veya fatura yok. Yaklaşık 70-80 metreküp beton sattığımız bir şirket, onlara sattığımız betonu Cerattepe’de yaptığı işte kullanıyor”dedi.

Ancak resmi kayıtlarda da, Zelosman mevkiindeki teleferik tesisi yakınlarında görüntülenen 08 K 0810 plakalı BMC marka kamyonun Deriner Beton A.Ş. adına kayıtlı olduğu görülüyor. Bu durum, Deriner Beton A.Ş. ile Eti Bakır A.Ş. arasında, Kurt’un iddia ettiği gibi dolaylı değil doğrudan bir ticaret ilişkisi olabileceği ihtimalini güçlendiriyor.

Artvinli görgü tanıkları yalnızca Zelosman mevkiine değil, Cerattepe’deki galeri girişine de Deriner Beton A.Ş.’ye ait kamyonların gidip-geldiğini aktarıyor.

Şirketin yüzde 12,5 oranda ortağıydı

Kurt’un ortağı olduğu şirket, ‘Deriner Beton Enerji İnşaat Sanayi İç ve Dış Ticaret A.Ş.’ ismiyle 8 Ağustos 2014’te kuruldu.

14 Ağustos 2014 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yer alan ilana göre şirket, ‘yurt içinde ve yurt dışında beton santralları kurmak’, ‘inşaat ve imar için gerekli hazır beton üretmek’, ‘hazır beton üretimi için lüzumlu olan taş ve kum ocakları açmak’ gibi amaçlara sahipti.

Şirketin faaliyet konuları arasında ‘her türlü inşaat işleri’, ‘enerji üretim tesislerinin kurulması’, ‘yeraltı ve yerüstü maden ve tabi kaynakların mevcut kanunlara uygun olarak çıkartılması, işletilmesi, satın alınması ve kiraya verilmesi, maden arama ruhsatnamesi almak, maden aramak, işletme hakkı talep etmek . . . her türlü maden, mermer, taş, kireç, kil, kömür ocakları işletmeciliği yapmak’ da bulunuyordu.

22 Aralık 2014’teki hisse devriyle 50 bin 700 liralık hisse sahibi olan Kurt şirketin yüzde 12,5 oranında ortağı haline geldi.  Kurt’un amcasının oğlu Seçkin Kurt da aynı tarihte şirketin yüzde 12,5 hissesini aldı.

13 Ocak 2015’teki kararla ikili, yönetim kurulu üyesi olurken şirketin sermayesi artırıldı ve Ali Yücel Kurt’un hisselerinin değeri 152 bin 100 lira olarak belirlendi.

29 Kasım 2016 tarihinde şirketin 2. olağan genel kurul toplantısında Ali Yücel Kurt yeniden yönetim kurulu üyeliği görevini üstlendi. Ticaret Sicil Gazetesi’nde henüz hisse devrine ilişkin bir kayda rastlanmıyor ancak Ali Yücel Kurt, sahibi olduğu hisseleri Seçkin Kurt’a devrettiğini, Ticaret Sicil Gazetesi’nde bu tip bildirimlerin yayınlanmasının süre aldığını ifade ediyor.

‘Siyasi ve ticari rakiplere’ suçlama

Eti Bakır A.Ş. 6 Aralık 2016’da, Cerattepe’deki faaliyetler kapsamında kullanılmak üzere hazır beton, püskürtme beton, kum ve mıcır satın almak üzere Deriner Beton A.Ş.’den fiyat teklifi istemiş, Deriner Beton A.Ş.’nin yanıtı “Doğanın talanına, madenci yalanına, Artvin’in düşmanına dur de!” yazılı çıkartmanın eklendiği teklif talebi belgesini şirkete geri yollamak yönünde olmuştu. Bu yanıt Artvin kamuoyuyla da paylaşılmıştı.

Ancak kamuoyuna yansıtılan bu tavra karşın Eti Bakır A.Ş. ile Deriner Beton A.Ş. arasında ticaret ilişkisi bulunduğu iddiasını Ali Yücel Kurt Diken’e yaptığı açıklamalarda reddetti.

Faaliyet yaptıkları bir başka firmanın Eti Bakır A.Ş.’ye mal satmış olabileceğini söyleyen Kurt, iddialar siyasi ve ticari rakipleri dolayısıyla gündeme geldiğini ancak dedikoduları önlemek için yeni dönemde aday olmayacağını, hisselerini ise devrettiğini açıkladı: “10 Kasım 2017’de hisse devrini gerçekleştirdik. Bu tartışmaların da etkisiyle şirket ortaklarıyla anlaşmazlık yaşadığım için hisselerimi amcamın oğlu Seçkin Kurt’a devrettim. İddialar tamamen gerçek dışı. Bizim Eti Bakır A.Ş.’yle ticaret yaptığımızı gösteren hiçbir belge veya fatura yok. Yaklaşık 70-80 metreküp beton sattığımız bir şirket, onlara sattığımız betonu Cerattepe’de yaptığı işte kullanıyor. Ticari rakiplerimiz ve parti içindeki muhalifler de bunu kasıtlı olarak çarpıtıyor. Sattığımız betonun daha sonra nerede kullanılacağını biz belirleyemeyiz. Artık Artvin’de hukuki süreç tamamlandı, mücadele durağanlaştı; bu yüzden bu olay üzerinden siyaset yapıp gündeme gelmek istiyorlar. Görevimden istifa etmedim ama yine de dedikodulara mahal vermemek, partinin çıkarlarını korumak için CHP Artvin İl Kongresinde aday olmayacağım.“

CHP ne yapacak?

Artvinli maden karşıtları, dünkü kongrede yönetime aday olmayan Ali Yücel Kurt’un reddettiği iddiaların CHP genel merkezi tarafından da araştırılmasını istiyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Artvin’deki direnişin en sıcak günlerinde “Devletin doğaya sahip çıkması gerekirken; halk, doğayı devletin elinden koruyor! Cerattepe’yi talan ettirmeyeceğiz! #CerattepeDireniyor” tweet’ini atmıştı.

Kılıçdaroğlu 29 Şubat 2016’daysa Cumhuriyet’e konuşmuştu: “Cerattepe’de görüşü ne olursa bütün Artvinliler vatana, Türkiye’ye sahip çıkıyorlar. Birilerinin çıkarlarına hizmet etmiyorlar. Ama Erdoğan’ın görevi, birilerine hizmet etmektir, ülkeye değil. Öyle anlaşılıyor. Devleti, bir işadamının hizmetine sokmak vatanseverlik değildir. Devlet halka hizmet eder, bir işadamına değil. Erdoğan, Mehmet Cengiz’in bir numaralı avukatıdır. Onun çıkarlarını korumak zorundadır. Çünkü ikisi beraber malı götürdüler. Milletin anasına küfür eden adama sahip çıkmak ne demektir?”