“CENGİZ DEFOL İKİZDERE BİZİMDİR”
GENÇAĞA KARAFAZLI – EMRE KOÇ
Cengiz inşaatın Rize İyidere ilçesinde deniz dolgusu üzerinde yapımını üslendiği lojistik liman inşaatına taş temini için dünyaca koruma altına alınan 250 vadiden biri olan Eskencidere vadisinde yapımını sürdürdüğü taş ocağına karşı yöre halkının yaklaşık 1 yıldan fazla bir süreden beri sürdürdüğü mücadele devam ediyor.
Cengiz inşaatın taş ocağı iptali için Rize idare mahkemesine açılan davanın ilk duruşması yarın Rize Adliyesi’nde yapılacak. Dava öncesi yaşam savunucuları ve İkizdere direnişçisi yurttaşlar İkizdere merkezde yürüyüş düzenleyerek basın açıklaması yaptı.
Eskencidere vadisinde yapılan taş ocağı için bilirkişilerin verdiği “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir” kararının teknik olarak yeterli ve uygun olmadığını belirtmesinin üzerinden neredeyse 9 ay geçti ancak hâlâ bir işlem yapılmadı. Bilirkişi 14 Ekim 2021 tarihli raporunda, proje tanıtım dosyasının eksik ve yetersiz olduğuna dikkat çekmiş, yapılacak taş ocağının ekosisteme zarar verecek yapıda olduğunu kaydetmişti. Raporda vurgulanan bir diğer nokta, alternatif alanlar konusunda yeterince inceleme yapılmadığı ve projenin usulsüz olduğu yönündeydi. Rapor, Cengiz İnşaat’ın projesine karşı bir yıldan fazla bir süreden beri direnerek mücadele eden bölge halkı için bir umut kaynağı olmuştu.
DURUŞMA YARIN
Eskencidere vadisinde yapılan çalışmaların yürütmenin durdurulması ve iptal talepleriyle açılan davanın görüldüğü Rize İdare Mahkemesi aradan aylar geçtikten sonra 03.08.2022 tarihinde (yarın) duruşma yapılmasına karar vermişti.
“CENGİZ DEFOL İKİZDERE BİZİMDİR”
Yarın Rize idare mahkemesinde görülecek olan taş ocağı yürütmesinin durdurulması talebiyle İkizdere çevre derneğinin açtığı davanın ilk duruşması öncesi bir grup yaşam savunucusu ve İkizdereli direnişçi duruşma öncesi bugün İkizdere ilçesinde bir yürüyüş düzenleyerek basın açıklaması yaptı. İkizdere direniyor, “Cengiz defol bu ormanlar çocuklarındır” yazılı pankartlar açan İkizdereli direnişçiler yurttaşlar “Cengiz defol İkizdere bizimdir”, “Ormanlar, nehirler sermaye değiller” sloganları eşliğinde İkizdere ilçe girişinden orta köprüye kadar yürüdü.
“SERMAYE İLE BAŞKA HİÇBİR ŞEYE DEĞER VERMEYEN VE ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMAKLA GÖREVLENDİRİLMİŞ BİR SİYASİ İRADE VARSA BU İŞİN İÇİNDE BURADA BÜYÜK BİR YAĞMA VARDIR”
İkizdere Çevre Komisyonu Başkanı Osman Baş şunları söyledi:
“Bu hukuk mücadelesine başladığımızda yaklaşık iki yıldır, İkizdere’de bütün partilere, bütün anlayışlara, herkese gittik. Herkesle konuştuk, hepsine açıkladık. Çoğu sağ olsun bazıları burada olmayabilir ama bizi desteklediklerini biliyorum. Her anlayıştan farklı insanların şu anda İkizdere’de yaşanan zulme karşı çıktığını, kalplerinde bunu hissettiğini de biliyorum. Umarım ilerideki dönemde içimize gelip buna fiili destek de verirler. Ortak paydamız İkizdere’nin taşına, toprağına, doğal yaşamına sahip çıkmak olsun. İkizdere’yi çöl haline getirmek isteyenler kim olursa olsun, hep beraber karşı çıkarak bu talanı durdurmalıyız. Burada HES’ler ilk çıktığı zaman şu anda HES’lere ilk karşı çıkanlardan bir tanesi de eski belediye başkanlarımızdandı. Demişti ki ‘Eğer burada bu HES’lere izin verilirse bu derelerde yaşam imkânı olmaz’ aynen şu anda yaşıyoruz.”
“BİR OCAK DEDİLER İKİ OCAKLA DEVAM EDİYORLAR”
İkizdere çevre derneği çevre komisyonu üyesi ve basın sözcüsü Asuman Fazlıoğlu ise “Bende burada 7 Mayıs 2021 tarihinde bakanımızın İkizdere halkına verdiği güvenceleri açıklayacağım. Bu işe başlamadan önce bakalım ne güvenceler vermiş?
1- Verimli toprak depolanacak demiş.
İkizdereli vatandaş: Yalan. Toprak denize dökülüyor. Depolama görüntüleri halkla paylaşılsın.
2- Toz olmaması için düzenli sulama yapacağız demiş.
İkizdereli bir diğer vatandaş: Yalan. Hiçbir sulama görüntüsüne tanık olmadık. Tozdan nefes alamaz haldeyiz.
Kahraman: Evet bu güvence de boşa çıkmış arkadaşlar görüyorsunuz.
3- Bakanımız demiş ki sularınız çamurlu akmayacak.
İkizdereli bir diğer yurttaş: Yalan. Taş ocağı başladığından beri içme sularımız çamur akıyor. Hayvanlarımız dahi içemiyor. İçme sularımızı marketlerden temin ediyoruz.
4- Sürekli olarak hava ölçümleri yapacağız siz merak etmeyin dedi bakanımız.
İkizdereli diğer yurttaş: Yalan. Nefes alamadığımız ortamlarda hava ölçümleri yapılıyorsa sonuçları halkla ve basınla paylaşılsın.
5- Vadide ikinci bir ruhsat vermeyeceğiz, tek ruhsatla çalışacağız denmişti.
İkizdereli yurttaş: Yalan. Çok büyük bir yalan hem de. Vadide şu an aktif olarak iki ocak faaliyet göstermekte. Ve bunların sayısı artacaktır. Bu artışın sınırı var mı peki? Hayır.
6- Bakanımız diyor ki limanda sekiz bin kişi çalışacak.
İkizdereli bir diğer yurttaş: Yalan! Rize, Artvin ve Trabzon limanlarının toplamda çalışanların sayısı 500 kişi iken bu limanda nasıl sekiz bin kişi çalışacaksınız. Kuyruklu yalan.
Kahraman: Bir basın toplantısında bu kadar yalanın bir araya gelmesi ne kadar enteresan.
7- Diyor ki bakanımız, taş ocağı alanı 13,5 hektar olacak.
İkizdereli yurttaş: Yalan! Yapılan çalışmanın yüzde beşi bittiği halde ormanın yarısı yok oldu.
8- Bakanımız diyor ki çay bahçelerine dokunmayacağız.
İkizdereli bir diğer yurttaş: Yalan. Taş ocağının yanında bulunan çay bahçeleri sahiplerine sorulmadan, acilen kamulaştırılıp ellerinden alınmıştır.
9- Bakan diyor ki doğa tahrip olmayacak, siz hiç merak etmeyin diyor.
İkizdereli yurttaş: Yalan. Yabani yaşam yok olmuştur. Binlerce yıldır var olan ağaçlar diplerinden sökülüp geri dönüşümü imkânsız tahribat oluşmuştur.
10- Bakanımızın bir diğer güvencesi, depolanan verimli toprak iş bitiminde geri getirilecek, sahayı rehabilite edeceğiz, ağaçlandıracağız.
Bir diğer İkizdereli yurttaş: Yalan. Alınan topraklar, taşlarla birlikte denize dökülüp kayboluyor. Bu resim daha yeni çekilmiştir.
“BU ÇALIŞMALARIN SONUCUNDA ÇANTALARINA PARALARI DOLDURANLAR GİDECEKLER BİR DAHA DA İKİZDERE’YE UĞRAMAYACAKLAR”
Bütün o nebati toprak, direk denize dökülüyor. Bunu denizden tekrar toplayıp geri getirme imkânı var mı yok. Demek ki buraya herhangi bir rehabilite yapma planı yok. Yani burada İkizdere’de bu çalışmalarla birileri çantalarına paraları doldurup giderken İkizdereli bu taşların ve enkazların altında kalacaktır. İkizdere’de hedefi, kalkınma planı turizme yönelik olan, turizmle zenginleşmeyi hedefleyen İkizdere bu taş yığınının altında kalıp daha da yoksullaşırken bu çalışmaların sonucunda çantalarına paraları dolduranlar gidecekler bir daha da İkizdere’ye uğramayacaklar arkadaşlar” dedi.