Dün Bakan Faruk Çelik’in açıkladığı 2016 yılı Çaykur yaş çay alım fiyatına tepkiler sürüyor. CHP ve Çaysen’in ardından DİSK Gıda İş Sendikası ile Tüm Üretici Köylü Sendikası da yaptıkları yazılı açıklama ile çay fiyatının beklentileri karşılamadığını belirttiler.
DİSK Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan, yaş çay alım fiyatının üreticilere ve onların örgütlerine sorulmadan belirlendiğini ifade ettiği yazılı açıklamasında şöyle dedi:
“Oysa ki, konunun esas tarafı olan Çay üreticileri ile yaş Çay alım fiyatları belirlenmeliydi. Açıklanan fiyatla Çay üreticileri bir kez daha özel sektöre teslim edilmektedir. Çünkü özel sektör haftalarca önce sürdürdüğü lobi faaliyetleriyle Çay taban fiyatının nasıl olacağını zaten belirlemektedir. Geriye belirlenen Çay taban fiyatının yetkililer tarafından açıklanmasına kalıyor. Bu yıl da böyle oldu; Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik yaş Çay taban alım fiyatını açıklamış oldu. 2 TL üzerinde beklenen yaş Çay alım fiyatının 1.90 TL olarak belirlenmesinin Çay üreticilerinin korumasız ve özel sektöre teslim edilmesinden başka bir anlamı yoktur.”
ÜRETİCİ ÖZEL SEKTÖRÜN İNSAFINA TERK EDİLMİŞTİR
Çay alım politikası bir kez daha şunu göstermiştir: Çay üreticisi özel sektörün insafına bırakılarak mağdur edilmektedir. Kota ve kontenjan uygulaması ile birlikte düşünüldüğünde Çay üreticisi fazlasıyla mağduriyet ve sorun yaşayacaktır. Bakan, özel sektöre seslenerek yaş Çay taban fiyatına uyulmasını isteyerek, üreticiyi mağdur etmeyin demektedir. Bugüne kadar özel sektör hangi kural ve kaidelere uymuştur ki, bu gün uysun. Ya da özel sektör kural ve kaidelere uymadığı koşullarda, bakanlık hangi yaptırımları uygulayacak; bunu Çay üreticilerine söylemesi gerekirdi. Açıklanan fiyat yeterli değildir. Ancak bu taban fiyatın özel sektör için de geçerli olması, bunun altındaki alımların yasaklanması gerekmektedir. Çay taban fiyatının bir güvencesi ise, Çaykur’un kotayı kaldırmasıdır. Tüm üreticilerin çayları kamu tarafından alınsın sözü verilirse ve protokole bağlanırsa özel sektör çayın fiyatını düşüremez.
ÇAYKUR, İŞÇİLERİ DE DÜŞÜNSÜN
Çay taban fiyatının açıklanması öncesi konuşan Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, 2015 yılında rekor kırdıklarını, 2 Milyar ciro yaptıklarını ve yeni markalar ürettiklerini, 2015 yılında karların %88 artığının ifade ediyor. Ama mevsimlik işçilerin sorunlarına değinmiyor. Tüm enerji ve güçleriyle 4 ay boyunca gece-gündüz demeden çalışan mevsimlik işçilerin sorunları ise giderek büyüyor. Tüm Çaykur işçileri yarattıkları bu değerden paylarını alamamaktadır. Karını %88 artan Çaykur, işçilerin ücretlerini ise enflasyona bağlamış durumdadır. Bu durum kabul edilemez. Çaykur kar oranının artışı tutarında Çaykur işçilerinin ücretlerini artırmalıdır. Tüm mevsimlik işçileri kadroya alarak bu mağduriyete son vermelidir.
TÜMKÖY-SEN GENEL BAŞKANI SADIK TURAN: ÇAY ÜRETİCİSİ YİNE ŞİRKETLERİN İNSAFINA BIRAKILDI
Her sene çay kampanya döneminde Tarım Bakanlığı çay fiyatını açıklıyor. Tarım bakanı açıklanan fiyatın yaş çay alım fiyatı olduğunu üzerine basa basa vurguluyor. Yani ÇAYKUR açıklanan fiyattan özel sektör de tutturduğu fiyattan alacak. Gıda Tarım Hayvancılık Bakanının özel sektöre seslenerek üreticiyi mağdur etmeyin sözleri ise sadece hoş bir seda olarak kalıyor. Bakan da başbakan da biliyor ki, açıklanan fiyat taban fiyat değil yaş çay alımında tavan fiyat olarak işlev görüyor. Çünkü özel çay şirketlerinin daha ucuza çay almaması için çay üreticisini koruyan bir düzenleme yok.
Bakanlık yaş çay alım fiyatını belirlerken 200 bin çay üreticisini değil üç beş çay şirketini düşünerek belirliyor. Özel Çay şirketleri de zaten ÇAYKUR’un açıkladığı fiyatın altında alım yapıyor. Hükümet piyasayı (yani şirketleri) koruduğu için mutlu. Çay şirketleri açıklanan fiyatın altında alım yaparak kârına kâr kattığı için mutlu. Fakat çay üreticisi mutsuz; çünkü, hükümetin serbest piyasa dediği tüccar değirmeninde öğütülen çay üreticisinin emeği ve alın teri oluyor.
Şirketler örgütlü ve bir arada, Çay üreticisi örgütsüz ve dağınık
Çay şirketleri, paketleme fabrikaları örgütlü ve bir aradalar. Konu çay olunca, çay üreticisi yada çay işçileri olunca rekabeti de, siyaseti de bırakıp birleşiyorlar. Çay üreticisi de, işçisi de örgütsüz ve partisine, ilçesine, köyüne göre bölünmüş durumda. Üreticinin bölünmüşlüğü şirketlerin işine yarıyor. Çay üreticisi bu durumdan ancak TÜMKÖYSEN’de örgütlenerek kurtulabilir.
Çay fiyatı otomatiğe bağlandı hersene 15-20 kuruş artış
Tarım bakanı % 6,5 enflasyon olan bir yerde ülke ve dünyada ki gelişmeleri gözeterek biz % 12 artış verdik dese de çay üreticisi enflasyonun kat be kat arttığını her harcamasında görmektedir. Ekmeğin %25 ile %40 arttığı, Elektrik faturalarının eli çarptığı, yılbaşı zamlarıyla fiyatların arkasından yetişilemediği bir ülkede çay üreticisi asıl enflasyonu, ürettiği çayla bu yıl aynı harcamaları yapamamakla görmektedir.
2013’te 1,35 lira, 2014’te 1,5 lira, 2015’te 1,70 lira ve nihayet 2016’da 1,90 lira fiyat verildi. Artış en fazla % 12. Yani çay üreticisi ne harcarsa harcasın, ekmekten, elektrikten, çocuğun okul masraflarından, kiraya kadar gelen zamlarla harcamaları artsa da her sene artış 15 -20 kuruş. Enflasyonu pinpon topundan hesaplayan devletle, zorunlu ihtiyaçları için harcama yapan çay üreticisinin enflasyonu aynı değil. ÇAYKUR % 88 kâr etmiş ve Çaykur’dan daha ucuza yaş çay alan özel çay şirketlerinin karı daha fazlayken çay üreticisi bu kardan payına düşeni alamıyor.
ÇAY ALIM FİYATI DEĞİL TABAN FİYAT İSTİYORUZ, ÇAYA GERÇEK DESTEK İSTİYORUZ
Çaya taban fiyat istiyoruz. Çünkü ancak taban fiyat emeğimizi ve alın terimizi korumamızı sağlayabilir.
Taban fiyatı istiyoruz çünkü ÇAYKUR’un açıkladığı çay alım fiyatı aslında tavan fiyat olarak işlev görüyor. Çay şirketlerinin açıklanın fiyatın altında yaş çay alımının yasaklanarak engellemesini istiyoruz.
Destekleme primi yıllardır sadece 12 kuruş. Mazota, gübreye ve işçiliğe zam geldi. Milletvekili maaşları arttı. Dolar yükseldi. Altın yükseldi ama çay desteklemesinin miktarı yerinde sayıyor. Destekleme primlerinin artırılmasını istiyoruz.
ÇAYKUR’un yaş çay alımlarında özel çay şirketlerinin ucuza çay almasını sağlayan kota, kontenjan uygulamalarına son vermesini ve çay üreticisinin teslim ettiği bütün çayları almasını istiyoruz.
Sadık Turan
Genel Başkan