Kuzey Teve

betnis giriş
betnis
yakabet giriş

Zarrab 2.gün atışları

Zarrab 2.gün atışları
Gençağa Karafazlı( karafazli@msn.com )
155 views
30 Kasım 2017 - 15:09
Spread the love

 ABD’nin New York kentinde dün başlayan Jürili duruşmada Halk Bank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla sanık olarak yargılanırken, tanık olmayı kabul eden Reza Zarrab duruşmada açıklamalarda bulunmuştu. İzleyici yoğunluğu nedeniyle mahkeme salonuna ek yeni bir salon açıldı. Ek salonda kurulan monitörle duruşma buradan da canlı olarak izleniyor. Duruşmaya basının ilgili çok yoğun oldu. Türk ve Amerikan basının yanı sıra Fransız, İngiliz, Alman ve bir çok ülkenin medya kuruluşları da davayı izliyor.

ZARRAB TEHDİT EDİLDİĞİNİ ÖNE SÜRDÜ

Jürili duruşmanın ikinci oturumu başladı. Savcılar ve avukatlar salonda yerlerini aldılar.  Reza Zarrab salona geldi. Dün mahkum kıyafetiyle salona gelen Zarrab, bugün koyu renkli bir takım elbise ile duruşma salonunda yerini aldı. Savcının “Neden farklı kıyafet giyiyorsun?” şeklindeki sorusuna, Zarrab “Avukatlarım dün, sayın hakimin müsaadesiyle, farklı kıyafet giyebileceğimi söyledi. Ben de onların bana getirdiği kıyafetleri giydim” şeklinde yanıt verdi.

Zarrab, Manhattan’da gözaltında olduğu sırada tehdit edildiğini öne sürdü. “Neden FBI gözetimine alındın?” diye sorulduğunda, “Güvenlik sebebiyle. Gözaltındayken aldığım tehditler yüzünden” dedi.

YİNE ŞEMA ÇİZECEK

Zarrab ifadesine, İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC), Naftiran şirketi yetkilileriyle ve Bijan Alipour ( İran Ulusal Güney Petrol Şirketi’nin (NISOC) CEO’su), Recai adlı İranlı kişilerle yaptığı bir toplantıyı anlatarak başladı. Zarrab bu toplantıya Hindistan’dan işadamlarının da katıldığını söyleyerek, toplantıda Hindistan’da toplanan paraların Türkiye’ye nasıl aktarılacağının konuşulduğunu ifade etti. Zarrab yaptığı işlemleri dün olduğu gibi yine şema çizerek anlatacak.

ZARRAB’A, ZAFER ÇAĞLAYAN’IN ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ İLE YAPTIĞI KONUŞMA SORULDU

Zarrab’a, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın özel kalem müdürü Onur Kaya ile yaptığı bir telefon görüşmesinin tapesiyle ilgili sorular soruluyor. Zarrab bu sorulara, “Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında birçok toplantı yapıldı. Bu toplantılara ben de katıldım”diyerek yanıt verdi. Söz konusu tapede Onur Kaya ve Zarrab, Zafer Çağlayan’dan söz ediyor. Zarrab, “İran heyetiyle Zafer Çağlayan’ın katılacağı bir toplantı ayarlayacaktık” dedi. Çağlayan ve NIOC, İran Petrol Bakanlığı ve Sermayeh Bankası yetkililerinin katıldığı toplantılar düzenlediklerini söyledi.

Zarrab ile dönemin İstanbul trafik müdürü arasında gerçekleşen bir telefon görüşmesinden söz edildi. Zarrab bir toplantıya geç kaldığı için emniyet şeridini kullanma izni istediğini söyledi. Reza Zarrab, Halkbank yetkilileriyle İranlılar arasında gerçekleşen bir toplantıyı anlattı. Sanık Hakan Atilla’nın adı tekrar geçti. Zarrab, Hindistan’a yapılan ham petrol satışlarından biriken paranın nasıl aktarılacağını görüştüklerini ifade etti. “İranlılar baskı yaptı ve Halkbank’tan uluslararası ödemeleri yapmalarına olanak verilmesini istedi” şeklinde konuştu.

“MEDYA ÖĞRENİRSE ANLAŞMA ÇÖPE GİDECEKTİ”

Zarrab yine şema çizDİ. Zarrab,  “İlk olarak NIOC’a ait paranın Hindistan’dan, Halkbank’taki NIOC hesabına getirilmesi gerekiyordu” dedikten sonra, ardından İran’ın talebi geldiğini ifade etti ve, “NIOC, Halkbank’ın uluslararası ödemelere doğrudan aracılık etmesini istiyordu” dedi.

“Peki para Hindistan’dan Halkbank’a nasıl getirilecekti?” sorusuna, Hindistanlı şirketin Halkbank’ta hesap açacağını, Hindistan’da ham petrolü alan şirketin, parayı doğrudan Halkbank’taki hesaba yatıracağını anlattı. Zarrab buradan da paralar başka bir Türk bankasına geçirileceğini söyledi. Zarrab da parayı bu bankadan alacaktı. Zarrab bu ikinci bankadan parayı altın karşılığında alacağını, sonra bunları nakde çevirip uluslararası ödemeleri yapacağını anlattı.

Zarrab, Süleyman Aslan’ın bu anlaşmayı kabul ettiğini söyledi. Ancak bir koşulu vardı dedi ve şu ifadeleri kullandı: “Halkbank’ta Hint şirket adına açılan hesap medya tarafından öğrenilirse, anlaşma çöpe gidecekti.”

SÜLEYMAN ASLAN’DAN RET

Zarrab, toplantıda konuşulan diğer bir konunun ise, Halkbank’ın, İran’ın uluslararası ödemeleri doğrudan yapması için düzenlemeleri esnetmesi olduğunu anlattı. Bu talebin, Bijan Alipour’dan geldiğini ifade etti. Süleyman Aslan bunun mümkün olmadığını söylediğini anlatan Zarrab, Aslan, İran adına uluslararası ödemelerde aracılık yapamayacaklarını, ancak mevcut sistem üzerinden ödemeleri yapmaya devam edebileceklerini söyledi. Zarrab, “‘Mevcut sistem’ dediği bendim” dedi. Swiss Otel’de düzenlenen toplantıya katılan kişilere ait kartvizitler gösterildi. İsimler arasında Kadri Kaleli geçiyor. Ayrıca Aslan ve Atilla da katılmış.

ZARRAB PARA TRAFİĞİNİN NASIL YAPILDIĞINI ANLATTI

Ekim 2012’de Zarrab ile Arab Türk Bank yetkilisi Özgür Eker arasında geçen bir telefon görüşmesinden söz edildi. Zarrab, Eker ile Hindistan’dan Türkiye’ye para aktarma meselesini konuştuklarını anlattı. Paranın Halkbank’tan Arab Türk Bankası’na (A&T Bank) aktarılmasına karar verildiğini belirterek, “Para bu bankaya gidecek, oradan sana gelecek, senden de bana gelecek”  dedi. Zarrab şu ifadeyi tekrarladı: “Hindistan’dan paralar Halkbank’a; Halkbank’tan da Arap Türk Bankası’na gönderiliyor. Buradan da Zarrab’ın hesabına aktarılıyor, altına çevriliyor ve ticarette kullanılıyor.”

“Peki neden farklı bankaya transfer yapılıyor?” sorusuna Zarrab, “Araya başka bir banka sokarak, paranın kaynağını gizlemek için” diye yanıt verdi. Zarrab, paranın geldiği ülkeler arasında İtalya ve Hindistan’ı saydı. Zarrab, para trafiği için “karmaşık” dedi.

PARALAR NEDEN DOLAR VE EURO YAPILMIYORDU

Zarrab devam eden ifadesinde, “Para Hindistan’dan Halkbank’taki hesaba geçince, Halkbank bunu Türk lirasına çeviriyor. Çünkü Arap Türk Bankası’na Türk lirası cinsinden yatırılıyor ve uluslararası bir muhabir banka üzerinden gönderilmiyor. Para Türk lirası cinsinden olduğu için EFT olarak gönderiliyordu. Böylece Halkbank, ‘Bizi ilgilendirmez, istediğiniz kişiye parayı göndeririz’ diyebiliyordu. Çünkü uluslararası bankacılık düzenlemeleri konusunda bir kaygıları yoktu” dedi.

Zarrab, parayı dolar olarak göndermeleri durumunda paranın ABD bankacılık sistemlerinden geçmek zorunda kalacağını anlattı. Euro kullandıkları zaman da Avrupa bankacılık sistemine takılacağını ifade etti. Ama TL olduğu için Türkiye’de kalacağını ve dikkat çekmeyeceğini söyledi. Zarrab, Arap Türk Bankası’ndan bu sistem için onay aldıktan sonra, Süleyman Aslan’a gidip bankanın sistemi kabul ettiğini aktardığını ifade etti.

SÜLEYMAN ASLAN, ZARRAB’A NEDEN “İÇİM RAHAT DEĞİL” DEDİ

Zarrab, Süleyman Aslan’ın kendisine çok büyük bir risk aldığını, içinin rahat olmadığını söylediğini anlattı. “Aslan bir şekilde geleceğini garanti altına almak istiyordu” diyen Zarrab, “Aslan’a sürekli uyarı geliyordu. Amerika’dan, ABD’nin İran’la ilgili işlemlerden duyduğu kaygılarla ilgili uyarılar” ifadelerini kullandı.

“Aslan, para istiyordu” iddiasında bulunan Zarrab, Aslan’a rüşvet verebilmek için Zafer Çağlayan’dan onay alması gerektiğini söyledi.

Zarrab, Aslan’ın “içim rahat değil” demesini“para istiyor” şeklinde yorumladı ve bankadan çıkıp kendi yardımcısı Abdullah Happani’yi aradığını anlattı. Zarrab, “Tıpkı Zafer Çağlayan gibi bu da para istiyor diyorum” dedi. Zarrab,“bu” diyerek, Süleyman Aslan’ı kastetti.

Zarrab, Zafer Çağlayan’ın zaman zaman, şirketine ait hesap ekstrelerini bizzat kontrol ettiğini söyledi. Zarrab, “Çağlayan’ın bilgisi olmadan hiçbir şey yapmayacaktım. Zaten biz de Çağlayan’dan hiçbir şeyi gizlemedik. Onun bilgisi dışında hiçbir şey yapmadık” dedi. Zarrab, Aslan’a rüşvet vermek için neden Çağlayan’dan izin alması gerektiğini açıklamak için bunları anlattığını ifade etti.

CUMHURBAŞKANI TAYYİP ERDOĞAN’IN İSMİ DAVADA İLK KEZ GEÇTİ

Çağlayan, şirketin banka ekstrelerine baktığı için Aslan’a verdikleri paraları da zaten fark edeceğini anlattı. Zarrab, Ziraat Bankası ve Vakıfbank’ın da bu işlere dahil olmak istediğini ifade etti.

Soru: “O dönem Türkiye başbakanı kimdi?”

Zarrab: “Recep Tayyip Erdoğan.”

Savcının bu son soruyu neden sorduğu henüz anlaşılamadı.

REZA ZARRAB DÜN NELER SÖYLEMİŞTİ

Dün “(ABD ile) işbirliği yapmak sorumluluğu kabul etmek ve cezaevinden çıkmak için en hızlı yoldu” diyerek ifade vermeye başlayan Reza Zarrab, eski Bakanlar Zafer Çağlayan ve Egemen Bağış’a ilişkin dikkat çeken iddialarda bulunmuştu. Ayakları kelepçeli ve hapishane giysisiyle tanık koltuğuna oturtulan Zarrab, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a 45-50 milyon Euro rüşvet verdiğini söylemişti. Zarrab, Aktif Bank’ta hesap açmasına eski AB Bakanı Egemen Bağış’ın yardımcı olduğunu ifade ederek, “Aktif Bank Genel Müdürü ile görüşmeden sonra hesap açtım, günlük 5-10 milyon euro işlem hacmiyle açıldı” şeklinde konuşmuştu.

EN ÇOK KAZANANLAR
    EN ÇOK KAYBEDENLER
      EN ÇOK İŞLEM GÖRENLER
        BUGÜN 1000TL NE OLDU?
        • -

          BORSA

        • -

          DOLAR

        • -

          EURO

        • -

          ALTIN