Kuzey Teve

betnis giriş
betnis
yakabet giriş

Rize’de Coşkuyla Kutlanan 30 Ağustos Zafer Bayramı Etkinliklerinde TBMM Eski Başkanı Kahraman Protesto Edildi (VideoHaber)

Rize’de Coşkuyla Kutlanan 30 Ağustos Zafer Bayramı Etkinliklerinde TBMM Eski Başkanı Kahraman Protesto Edildi (VideoHaber)
594 views
31 Ağustos 2022 - 12:08
Spread the love

GENÇAĞA KARAFAZLI – EMRE KOÇ

Tüm yurtta olduğu gibi 30 Ağustos Zafer Bayramı Rize’de coşkuyla kutlandı. CHP Rize İl Örgütünün çağrısıyla Rize Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Gazeteciler Derneği, bazı STK ve meslek örgüt temsilcileri ile bazı siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş akşam saat 19.00’da ellerinde Türk bayrakları ve meşalelerle Rize Memişağa Parkında bir araya geldi.

Etkinlik Atatürk ve silah arkadaşlarına bir dakikalık saygı duruşu ve istiklal marşı ile başladı. Ardından CHP Gençlik Kolları üyeleri şair Cahit Sıtkı Tarancı’nın Memleketim şiirini okudu.

“30 AĞUSTOS ZAFERİ CUMHURİYETİN KURULUŞUNA GİDEN EN ÖNEMLİ MİHENK TAŞLARINDAN BİRİDİR”

CHP Rize Merkez İlçe Kadın Kolları Başkanı Berrin Piyadeoğlu günün anlamıyla ilgili kısa bir konuşma yaptı. Piyadeoğlu konuşmasında şunları söyledi:

“100 yıl önce tam da bugün 30 Ağustos 1922, Atatürk’ün Başkomutan olarak Dumlupınar’dan beş gün beş gece durmadan devam eden ve zaferle sonuçlanan dünya tarihinin ve Türk tarihinin en önemli savaşlarından biri olarak, düşman birliklerinin sınırlarımızı terk etmesine neden olmuştur. Aynı zamanda milletimizin özgürlük ve bağımsızlık yolunda; inanç, irade ve kararlılığını dünyaya gösterdiği bir zaferdir. Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden en önemli mihenk taşlarından bir tanesidir.”

 “İSMAİL KAHRAMANIN RİZELİLERDEN VE TÜRKİYE’DEN ÖZÜR DİLEMESİNİ BEKLİYORUZ”

CHP Rize İl Gençlik Kolları Başkanı Muharrem Diler, Cumhuriyet değerlerine dikkat çektiği konuşmasında eski TBMM Başkanı Rizeli İsmail Kahraman’ın ‘Rize’nin kurtuluşu yoktur’ sözlerine tepki göstererek Kahraman’ı özür dilemeye çağırdı.

Diler konuşmasında:

“Bugün burada 30 Ağustos kutlu zaferimizin yüzüncü yıldönümünde, vatan topraklarını müdafaa uğruna canlarını veren atalarımızı ve bu kutsal zafere önderlik eden Mustafa Kemal Atatürk’ümüzü anmak ve zaferimizi kutlamak için toplandık. Ne yazık ki her ulusal bayram da olduğu gibi bu bayramda da Cumhuriyeti ve Cumhuriyet kazanımlarını hazmedemeyenler medya da Cumhuriyet ve kazanılan zaferlere karşı söylemler de bulundular. Bunun bir örneği de geçmiş dönemde TBMM gibi önemli bir merci de meclis başkanlığı yapan İsmail Kahraman oldu. İsmail Kahraman’ın geçmişte yaptığı görevi hatırlaması ve Rizelilerden ve tüm Türkiye’den özür dilemesini bekliyoruz.”

“SAVAŞARAK KORUDUĞUMUZ TOPRAKLARI AKP KENDİ İKTİDARI İÇİN PEŞKEŞ ÇEKİYOR”

Bugün geldiğimiz noktada, atalarımızın kanıyla savaşarak koruduğumuz bu cennet vatan AKP iktidarı tarafından kendi iktidarlarını güvence altında tutabilmek adına üç beş sermaye sahibine peşkeş çekilmekte, parayla vatandaşlık satılmakta, Rize’mizin yeşil yaylaları Arapların ikinci baharına sahne olacak şekilde beton mimariyle katledilmekte, kendi yurttaşımız yaşadığı ekonomik krizin etkisi altında ezilerek kendi yurdunda ikinci sınıf insan muamelesi görmekte, Halkımız AKP iktidarı yüzünden bu hayata mecbur bırakılmaktadır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında barışın, özgürlüğün ve adaletin egemen olduğu bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.

“EKMEK KAPIMIZ OLAN ÇAY TARIMINI CUMHURİYETE BORÇLUYUZ”

Kurtuluş mücadelesinin yüzüncü yılında genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi cumhuriyetin ikinci yüzyılın kuracak, vatanı düşman işgalinden müdafaa edecek kadrolar mevcuttur, iktidarlar gelip geçicidir ama Türkiye Cumhuriyeti kalıcıdır.

 “RİZE CUMHURİYET KENTİDİR”

Rize’nin Cumhuriyet kenti olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Çünkü biz şu an da ekmek kapımız olan çayı Cumhuriyete borçluyuz. Çay tarımı için bölgede uygulanması için büyük bir emek gösteren Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü Fabrikaların Kurulmasını sağlayan İsmet İnönü’yü Çay tarımının gelişmesinde önemli rol oynayan Zihni Derin’i ve daha nicelerini Cumhuriyet Kenti Rize’den saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz.”

“İŞGAL ALTINDA NELER YAŞANDIĞINI OKUMA YAZMA BİLEN BİRİSİ İSMAİL KAHRAMAN’A ANLATABİLİR”

Etkinliğin son konuşmacısı olan CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz ise İsmail Kahraman’ı kınadığı açıklamasında şunları söyledi:

“26 Ağustos 1922 sabahının ilk saatlerinde başlayan büyük taarruz 30 Ağustos 1922 yılında galibiyetle sonuçlandı ve yedi düvelin desteklediği Yunan Ordusu bozguna uğrayarak kaçmaya başladı. 30 Ağustos bir son değildir bir başlangıçtır. 30 Ekim 1918 yılında imzalanan Mondros Antlaşmasının ardından Anadolu’nun işgali başlamıştır. İstanbul, İzmir, Urfa, Maraş, Adana, Hatay, Samsun ve çok sayıda yer işgal edilmiştir. İşgal altında neler yaşandığını okuma yazma bilen birisi İsmail Kahraman’a anlatabilir. Belki kurtuluş günlerinin önemini anlar. Anadolu işgal edilmiştir. Saray teslim alınmıştır. Mustafa Kemal ve Silah arkadaşları Kuvayı Milliye ile işgale karşı savaşırken, İstanbul Saray Hükümetinin Şeyhülislamı Durrizade “Kuvayı Milliyecilerin katli vaciptir” diye fetvalar yayınladı.

“30 AĞUSTOS ZAFERİ AYNI ZAMANDA İŞBİRLİKÇİ VE TESLİMİYETÇİ SARAYA KARŞI KAZANILMIŞTIR”

İşte bu İsmail Kahraman bu işbirlikçi ve teslimiyetçi sarayın geleneğinden gelmektedir. Onlara göre Kurtuluş savaşı gereksizdir ve bu nedenle Kuvayı Milliyecilerin katli vaciptir. Bugünde aynı düşüncededirler. 30 Ağustos zaferi ile sadece bir savaş kazanılmamıştır. Devamında Türkiye Cumhuriyeti İlan edilmiştir. 26 Ağustos günü başlayan taarruz 30 Ağustos 1922 yılında Yunan işgal kuvvetlerinin mağlubiyetiyle sonuçlanmış ve Ulusal Kurtuluş savaşımız nihai ve kesin zafere ulaşmıştır. Bu nedenle 30 Ağustos aynı zamanda Ulusal Zafer Bayramımızdır. Bu nedenle bayram olarak kutlarız. 30 Ağustos zaferi sadece emperyalist güçlere karşı kazanılmamıştır aynı zamanda işbirlikçi ve teslimiyetçi saraya karşı da kazanılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti hem emperyalistlere karşı hem de saraya karşı kurulmuştur. Şiarı da bellidir; Tam Bağımsız demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti.

“ARADAN BİN YIL GEÇSEDE VATANIMIZIN KURTULUŞUNU KUTLAYACAĞIZ”

İşte 100 yıldır devam eden düşmanlığın nedeni budur. Yani bağımsız, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanıdır. Bu düşmanlık bugünde kendini “şehirlerin kurtuluş günlerini kutlamaya gerek yok “sözünde bir kez daha göstermektedir. 30 Ağustos’ta bozguna uğrayan düşman güçleri 9 Eylül 1922 yılında İzmir’de denize dökülmüştür. İşte biz 9 gün sonra da İzmir’in kurtuluşunun, kurtarılışının 100.yılını kutlayacağız. Tıpkı işgalden kurtarılan diğer tüm yerlerimiz gibi. Aradan 100 yıl geçmesine rağmen vatanımızın kurtuluşunu bugün nasıl coşkuyla kutluyorsak bin yıl geçse de kutlamaya devam edeceğiz.

“TÜRK BAYRAĞINI ARKASINA ALAN PROTOKOL YÜRÜYÜŞÜNÜ PROTESTO EDİYORUZ”

Çünkü her zafer günü, her kurtuluş günü özgürlüğümüzü nasıl kazandığımızı, yaşadığımız işgali ve Cumhuriyetimizi nasıl kurduğumuzu unutturmayacaktır bize. Bu unutmama bizlerin Tam Bağımsız, Demokratik, Laik Türkiye ülküsü yolunda kararlılıkla yürümemizi sağlayacaktır.30 Ağustos büyük zaferimizin 100.yılında Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha sonsuz rahmet, saygı ve sevgiyle anıyoruz. Geçtiğimiz günlerde 28 Ağustos Rize’nin fethi dolayısıyla bir bayrak yürüyüşü düzenlendi. Biz toplantının olduğu yere katıldık fakat yürüyüşe katılmadık. Niye? Çünkü Türk Bayrağı’nı arkanıza alıp yürüyemezsiniz. Türk Bayrağı’nı ancak önünüze alıp yürüyebilirsiniz. Türk Bayrağı önünüzde olur, arkasında yürürsünüz. O gün Türk Bayrağı’nın önünde protokol yürüyüşü yapanlar bugün burada Türk Bayrağı’nın arkasında yapılan yürüyüşe katılmamışlardır. Nasıl ki İsmail Kahraman’ın kültür merkezinde yapmış olduğu konuşmayı protesto ediyorsak, bugün Türk Bayrağı’nın arkalarına alarak yürünmesini de protesto ediyoruz.”

Zafer bayramı etkinliği kemençe  eşliğinde oynan horon ve izmir marşı ile son buldu

PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -