Hazıra alışmış bir seçmen oldukça..

Hazıra alışmış bir seçmen oldukça..
Spread the love

-İstanbul’un kaç milletvekili var?
Bu yazımı okuyan sen!
-Düşüncene uygun partiye ya da herhangi bir stk’ya üye misin?
-Kaçını tanıyorsunuz?
-Peki ya Kocaeli, Ankara, Bursa, İzmir’in, Şırnak’ın, Edirne’nin mecliste bulunan milletvekili sayısı kaç?
Ya da yerel parlamento diye bilinen Belediyede senin partinin ve toplam kaç meclis üyesi var, mahalle, köy muhtarı gibi onların adını say desem bilir veya tanır mısın?
-Hangisi, hangi partide?
Halka açık bu meclise ya da Ankara’daki büyük mecliste.Hiç gittin mi, grup toplantılarına katılıp, öneri de bulundun mu, alınan kararları yerinde duyup, görüp, fikir sundun mu?
Diye sorsanız memleketindeki vekilini bile doğru dürüst tanımayan ve seçimden seçime sandığa gidip, vekil seçtiğini sanan seçmen bu sorularımıza cevap veremez..
Çünkü seçimden seçime hatırlanan sayın seçmenin kendisini dikkate aldırmadığı bir seçmen ve seçim sisteminin olduğu ülkemde buna itiraz eden bir seçmen kitlesi de bulamazsınız?
Yani; Yeni bir seçime kadar seçilmişlere, siyasilere demediğini bırakmayan bir seçmen tipi olan ülkemde hangimiz kalkıpta akşama kadar başımızı kaldırmadığımız internet yoluyla da olsa tüm partilerin genel başkanlarına, genel merkezlerine nasıl bir vekil Profili istediğimizi belirttik mi, önerdik mi?
Belirtmeyiz..
Çünkü ya ‘Bizi kim dinler?’ der işin kolayına kaçarız, ya da çok zahmet olur..
Veya ‘Amannn işin mi yok’ der oralı bile olmayız..
Ve genel merkezlerin kendi kafalarında belirlediği ve çoğunu tanımadığımız vekillerimiz listelere konur, biz de tanımadıklarımızı seçmekle seçmen görevi yapmış sayar, kenara çekilip, tanımadığımız, bilmediğimiz vekilin sorunlarımızı çözmesini bekleriz.
İşte tam da burada, şu an bu yazıyı okuyan ve yaşananlar karşısında bilenerek 2023’te sandık başına gitmeye hazırlandığını mırıldayan siz seçmene bir soru daha sorayım;
Sayın seçmen;
Sen bir öneride bulunma zahmetinde bulunmadığın için genel başkanın, genel merkezin ya da ikili ilişkiler sonucu aday edilip, listeye konan vekilinin sana olduğunu gibi senin sorunlarınla yakından ilgilenebilecek biri mi?
Kendisini yakından tanıyor musun?
Ve ‘Şu adam, bu kadın siyasi aday olsa en mantıklısı’ diyerek düşündüğün insanın aday yapılması için partinin genel başkanına, genel merkezine bir öneri de bulundun mu?
Yani kendi partinin olduğu gibi diğer partilerin de bu ülkenin yönetiminde söz alacak olan vekillerin seçimini yaparken sen nasıl bir katkıda, öneride bulundun söyler misin?..
Bir iki tanıdığın ilçe başkanını, il başkanını, genel merkezdeki görevliyi aradın mı, mail attın mı, mektup yazdın mı, twit attın mı?
Tabi ki hayır..
Çünkü her konuda hazıra alıştığımız gibi vekilimizin de birileri tarafından belirlenip, önümüze getirilmesini bekleyen bir seçmeniz…
İşte tamda burada bir soru daha…
Senin belirlemediğin, katkı, öneride bulunmadığın, kamuoyu oluşturmadığın biri vekilin olduğunda o zaman niye kızar bağırır ve sitem edersin be seçmen kardeş..
Yok canım o kadar da değil diyorsan eğer haydi daha gecikmeden sende kendi adayını belirle, genel başkanların, genel merkezlerin maillerini, telefonlarını, whatsaplarını, twitlerini öneri yağmuruna tut.
Ve benim ön seçimim, ön teamülümde bu de…
Ha unutmadan son bir soru daha..
Yazıma başlık olan yani Eyyyy seçmen ‘Başta trafik, gecekondu, yeşil alan sorunu gibi onlarca hatta binlerce sıkıntısı olan İstanbul’un kaç milletvekili var?..’
‘Nasıl gazetecisin sen desene?’ demeyin çünkü 2 Milletvekilin birini göremeyen dini twitler atarak varlığını hissettiren bir diğerinin ise telefonlara cevap vermediği Ardahanlı fukara ben bilmem…
Lütfen cevap..