GENÇAĞA KARAFAZLI

DİSK’e bağlı Gıda-İş sendikası Genel Başkanı Olcay Ozak, EMEK Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan ve beraberindeki heyetle dün DİSK/Gıda-İş Rize Bölge Temsilciliğinde ÇAYKUR’da çalışan mevsimlik işçilerle biraraya geldi. Olcay Ozak, “Kamu Çerçeve Protokolü kapsamında sözleşme yapan kurumlardan biri olan ÇAYKUR’da çalışan işçiler olarak artan enflasyon karşısındaki hak kayıplarımızın giderilmesini istiyoruz ve ek zam talep ediyoruz” dedi.

DİSK’e bağlı Gıda-İş sendikası Genel Başkanı Olcay Ozak, EMEK Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan ve beraberindeki heyetle dün DİSK/Gıda-İş Rize Bölge Temsilciliğinde ÇAYKUR işçilerinin sorunlarını dile getirdi. Emek Partisi Genel Gaşkanı Seyit Aslan, “Yaklaşık 2015’den 2023 yılının Kasım ayına kadar Çaykur işçilerinin mücadelesinde elimizden geldiğince onların insanca çalışma insanca yaşama kadro talebi de dahil olmak üzere bu mücadelenin içerisinde olduk” diye konuştu.

“6 AYLIK ÜCRET İLE 12 AY GEÇİNMENİN ZORULUĞUNU YAŞIYORUZ”

Olcay Ozak şunları söyledi:

“Çaykur işçisi ek zam istiyor. Kamu Çerçeve Protokolü kapsamında sözleşme yapan kurumlardan biri olan Çaykur’da çalışan işçiler olarak artan enflasyon karşısındaki hak kayıplarımızın giderilmesini istiyoruz ve ek zam talep ediyoruz. 2023 yılında Türk-İş ve Hak-İş tarafından hükümet ile imzalanan Kamu Çerçeve Sözleşmesinin üstünden 1 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen enflasyon karşısında eriyen ücretlerimiz pula dönmüş durumda. Kamu işçilerinin iki yıl süre ile hangi koşullarda çalışacakları, yaşam standartları ve refah düzeyleri bu protokol çerçevesinde karara bağlanarak kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri ile belirlendi ancak yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı Kamu Çerçeve Sözleşesinin etkisini hızla kaybetmesine neden oldu. İğneden ipliğe her şeye gelen zamlar hayatımızı zorlaştırdığı gibi yılın altı ayını işsiz ve herhangi bir ücret almadan geçirdiğimiz düşünüldüğünde yaşadığımız zorluğun derecesi kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. 6 aylık ücret ile 12 ay geçinmenin ne kadar zor olduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Şoförlük, geçici esnaflık, günübirlik işler, başka kentlerde inşaat ve benzer işlerde kayıt dışı çalışarak yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Emekli olabilmek için doldurmamızı istedikleri prim gün sayısını bu sistemde tamamlamamızın mümkün olmadığının bilincindeyiz. Artan enflasyon ile kiradan, gıdaya, eğitimden, sağlığa, yakıttan, ulaşıma her şey yüzde 200- 300 artarken alım gücümüzün erimeye devam ettiği bir ortamda Çaykur işçilerinin sorunları artarak devam etmiştir. Büyük çoğunluğu mevsimlik olarak çalışan Çaykur işçilerinin durumu 12 ay çalışan diğer kamu işçilerine göre daha da vahimdir.

“ÇAYKUR İŞÇİLERİNİN MAAŞI DA YAŞANABİLİR BİR DÜZEYE ÇEKİLMELİ”

Çaykur işçileri de kamuda çalışan diğer işçiler gibi ek zam protokolleri ile ücretlerinin yaşanılır bir düzeye çıkarılmasını istiyor. Kamu işyerleri olarak savunma, demiryolu, enerji ve sağlık işkolunda işçilerin ek zam talepleri ile meydanlardan taleplerini dile getirdiler. Çaykur İşçileri olarak bizlerde aldığımız ücretler ile geçinemediğimiz için ek zam sözleşmeleri yapılarak ücretlerimizin insanca yaşanacak bir düzeye çıkarılmasını talep ediyoruz. Gelir vergisi tarifesinin güncellemesini, vergi adaletinin sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz. Konfederasyonumuz DİSK’in uzun yıllardır sürdürdüğü mücadelesi sonucu TBMM’de görüşülecek olan Vergide Adalet Yasası’nın kabul edilmesini istiyoruz. Mevsimlik Çaykur işçileri kendilerinden kesilen işsizlik fonundan yararlanmak istiyorlar. İşsizlik fonuna ödediğimiz kesintilerden işsiz kaldığımız 6 aylık süreçte işsizlik maaşı ödenmesini talep ediyoruz.”

“HAK İŞ İKTİDARLA NE ÜZERİNDEN NEYİN PAZARLIĞINI YAPTI?”

Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan ise şunları söyledi:

“Yaklaşık 2015’den 2023 yılının Kasım ayına kadar Çaykur işçilerinin mücadelesinde elimizden geldiğince onların insanca çalışma insanca yaşama kadro talebide dahil olmak üzere bu mücadelenin içerisinde olduk. Başkan Mahmut Aslan’ın, artık Çaykur işçileri için kadronun hayal olduğunu itiraf ettiği açıklamasında, şunu ifade etmek isterim özellikle. Bu tamamen gerçeği ifade etmiyor bu sözler, bugüne kadar iktidarla sürdürdükleri görüşmeleri bir kere kamuoyuna açıklanması lazım neyin pazarlığını yaptılar? Ne üzerinden pazarlık yaptılar, bugün neden Çaykur işçilerinin kadro talebi karşılanmıyor bunun açıklanması gerekir. Çaykur işçilerini mücadeleye çekmeden onların mücadele içerisinde talepleri için bir araya gelmeden, mitingler yapmadan, gösteriler yapmadan, direnişler yapmadan seslerini duyurmaları mümkün değildir. Türkiye’nin bütçesinde çaykur işçilerinin 12 ay çalışarak ücret alacakları kaynaklar var ancak bu kaynaklar Çaykur işçisine verilmesi konusunda tercih edilmiyor. Bir kez daha bizim de çağrımız bir an önce Çaykur işçilerinin kadro taleplerinin karşılanması konusunda bir eylem ve mücadele takviminin çıkarılmasıdır.”

“ÖZ GIDAYA NASIL YETKİ VERDİYSEK ALMASINI DA BİLİRİZ”

Artvin Kemalpaşa çay fabrikasında çalışan Gıda İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Sevda Yılmaz şunları söyledi:

“Biz pes etmeyeceğiz, kadro ve işsizlik fonundan alacağımız paralarla ilgili hem de taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz. Öz gıda iş sendikası yıllar önce çok büyük vaatlerle kurumumuza girdi ve yetkiyi de aldı maalesef işçiler umduğu şeyi alamadılar, sokakta olan biziz ve Öz Gıda’ya bir tepki var ben diyorum ki; hiçbir şey için geç değildir sonuçta kendi irademizde olan bir şey nasıl ki işçi arkadaşlarımız onlara güvendiler yetkiyi verdiler yetkiyi almasını da bilirler diye düşünüyorum.”