Geçtiğimiz gün Yeniçağ gazetesi manşetlerinde eski Başbakan Ahmet Mesut Yılmaz’ın oğlu Hasan Yılmaz’ın İyi Parti Rize İl Örgütü’nün talebi üzerine Rize’den milletvekili aday adayı olduğu yönünde çıkan haberin Rize’de yayın yapan birçok yerel haber sitesinde yer alması sonrası adaylığın henüz netleşmediği bilgisinin ortaya çıkmasının ardından ÇGD Rize Şube Başkanı, ANKA muhabiri, Kuzeyteve.com ve Rizenabiz.com imtiyaz sahibi Gazeteci Gençağa Karafazlı sosyal medya hesabından yaşanan durumda yerel ve ulusal basının durduğu noktayı eleştiren bir yazı kaleme aldı.

Emre Koç

“HABER ELLERİNDE PATLADI”

Karafazlı’ nın yazısı şu şekilde: “Gazetecilik ayağa düştü. Yeniçağ gazetesi Yılmaz’ın oğlu Hasan Yılmaz’ın İyi Partiden aday oldu şeklinde yayınladığı yalan haberin üzerine, yerelde birçok haber portalı balıklama atladı ve yeniçağ istediğini başardı küçük balıklar oltaya takıldı. Böylesine yalan bir haberle etik dışı bir şekilde toplumu manipüle ederiz ve çok tıklanırız diye haberi manşete taşıyan sözde gazeteciler şimdi gözleri yine yeni çağ gazetesinde. Çünkü haberi İyi parti kadroları doğrulamadı Yılmaz ailesi doğrulamadı ve haber ellerinde patladı.

“YALAN HABERLE HALKI KANDIRMA HAKKINIZ YOK”

Sorduğumuzda “Yeniçağ yayınladı” diyorlar. Siz nerede yaşıyorsunuz? Ajans servis etse bile haberin gerçek olup olmadığını öğrenme zorunluluğunuz vardır. Yalan bir haberle halkı kandırmaya hakkınız yok. Eğer bugün veya cuma gününe kadar ‘evet aday adayı oldum’ dese bile Yılmaz sizin haber yine yalandır. Yılmaz İyi partiden gelen teklife sıcak baktı ve aday adayı olabilir birkaç gün içerisinde durum netleşecek diye haber olsaydı daha etkili ve daha gerçekçi olurdu. Yalan üzerinde kurulu yayıncılık yapanlar çok tıklanma ile halka gerçekleri aktardıklarını gündem belirlediklerini sanıyorsalar yanılıyorlar.

“ETİĞE UYMUYORSAN BU İŞİ YAPMA”

Her geçen gün bu tiplere halkın itibarı tamamen yok oluyor. Zaten halk itibar etmediği için bunlara sayfalarında ağam paşam haberlerinden başka bir şey görmekte mümkün değil. Bakıyorsunuz sayfalarında toplumsal sorunlarla alakalı bir tek haber yok. Onu yayınlayamam reklam alıyorum. Bunu yayınlayamam yakın dostum yılbaşı bayram ilan alıyorum. Şunu haber yapamam karım ile kavga etmek durumuna düşerim. Şu haberi yaptım başkan kızdı ailemle kötü oldum veya adamla konuştum acıdım yazdığım haberi gece girdim sabah çıkardım. Sonuç şu bu işi etik kurallarıyla yapmayanlar. Geldikleri basın toplantılarına tek bir soru sorma bilgisi yoksa sadece yemek yiyip gidiyorsa bu camiada durmanızın anlamı yok. Bırakın milleti. Arandığınızda bile ‘ben o haberi yapamam şu gazeteciye gidin’ diyorsan bu işi yapma otur. Bu işi yapanları da eleştirme arkasından.”

İşte o paylaşım: