TAFLAN”CEZASIZLIK POLİTİKALARININ BEDELİNİ KADINLAR ÖDÜYOR”

TAFLAN”CEZASIZLIK POLİTİKALARININ BEDELİNİ KADINLAR ÖDÜYOR”
Spread the love

TAFLAN “CEZASIZLIK POLİTİKALRIN BEDELİNİ KADINLAR ÖDÜYOR”
Gençağa KARAFAZLI –
Özgecan Aslan’ın katledilmesinden sonra kadın cinayetlerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken KESK Samsun Dönem sözcüsü Eğitim Sen Kadın Sekreteri Havanur SUSOY TAFLAN, cezasızlık politikalarının bedelini kadınların ödediğini belirterek kadın cinayetleriyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi;
“Özgecan Aslan 11 Şubat 2015 günü, okuduğu üniversiteden evine dönerken bindiği dolmuşun şoförü tarafından vahşice katledilmişti. Özgecan Aslan cinayeti tüm ülkede büyük bir öfke yaratmış, biz kadınları sokaklara dökmüştü.
Ancak Özgecan Aslan’dan sonra da kadın cinayetleri önlenmeyi bırakın katliam artarak devam etti. Bu ülkede Özgecan Aslan’dan sonra 1262 kadın daha katledildi. Katledilmeye de devam ediyor.2021 yılının ilk ayında erkekler, en az 22 kadını ve bir çocuğu öldürdü, en az dokuz kadına tecavüz etti.
CEZASIZLIK POLİTİKALRIN BEDELİNİ KADINLAR ÖDÜYOR
Kadın cinayetlerini önleme sorumluluğu olan kolluk güçleri, adli makamlar, bakanlıklar ve TBMM görevini yapmıyor. Erkek devlet İstanbul Sözleşmesini uygulamak bir yana, İstanbul Sözleşmesinden geri çekilmeyi tartışmaya devam ediyor. Cezasızlık politikalarının, İstanbul Sözleşmesinin uygulanmamasının bedelini kadınlar yaşamlarıyla ödüyor. Kadın cinayetlerini önlemek için gerekli önlemleri almayan, kadınları korumak için hiçbir adım atmayanlar, kadınlarla alay edercesine açıklamalar yapıyorlar. Biz kadınlar için hayatta kalabilmek dahi bir lüks haline gelmişken, Cumhurbaşkanı bize “bayanların bile, hatta” uzaya çıkabileceği müjdesini veriyor. Bütün bunlar uzay çağına geçmek isteyenlerin hala ortaçağ zihniyetinde olduğunu göstermektedir.
“TACİZ VE İSTİSMAR OLAYLARINDA BÜYÜK ARTIŞ VAR”
Öte yandan şiddetin bir başka biçimi olan taciz ve istismar vakalarında da büyük bir artış yaşanıyor. Dün 2018 yılında öldürülen 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in öldürülmeden önce istismara maruz bırakıldığının ortaya çıktığı haberlere yansıdı. Oysa küçük Leyla’nın ölümünün ardından hazırlanan bilirkişi raporunda istismara rastlanmadığı söylenmişti. Bu olay da bize, yargı sürecinde sanıkların korunabildiğini, bazı gerçeklerin gizlenmek istendiğini göstermiş oldu. Artık yeter. Bu ülkede adaletin sağlanmadığı her gün kadınlar ve çocuklar ölüyor.
“KAFANIZA SOKUN BU ÜLKEDE BİZLERDE VARIZ”
Bu ülkede kadını “hatta- bile” sözcüklerinin arkasına sığdıran, kadının yaşama hakkını elinden alan eril zihniyetin varlığı oldukça hiçbir ilerleme kaydedemeyeceğiz. Artık kafanıza sokun; bu toplumda bizlerde varız.
Her şeye rağmen, sizlere inat, hatta sizlere rağmen kadınlar olarak dayanışma ağını örmeye devam edeceğiz. Yaptıklarınızı size unutturmayacağız ve takipçisi olacağız.”